Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1805
Karar No: 2019/4120
Karar Tarihi: 09.10.2019

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/1805 Esas 2019/4120 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı tarafından haksız olarak feshedilen yapı denetim sözleşmesi nedeniyle davacının kar mahrumiyetinin tahsili istemiyle açılan davada, mahkemece bozma ilamına rağmen gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme bedelinden, davacının yapmaktan kurtulduğu masraflar, ödediği ilk taksit miktarı ile başka bir iş yaparak kazandığı veya kazanmaktan bilerek kaçındığı yararlar düşülmek sureti ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 408. maddesi kıyasen uygulanarak yapılan hesap sonucu hüküm kurulması gerektiği fakat bu doğru görülmediği belirtilmiştir. Kararın detaylı açıklamasını ise kanun maddesi ile birlikte sunmam gerekiyor; davacının talep edebileceği azami zarar miktarı, taraflar arasındaki sözleşme bedelidir ve taraflar arasında yapı denetim sözleşmesi bulunduğu için davacının talep edebileceği azami zarar miktarı, bu sözleşme bedelidir.
23. Hukuk Dairesi         2019/1805 E.  ,  2019/4120 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın asıl ve birleşen davanın kabulü ile karşı davanın reddine yönelik verilen hükmün asıl davada davalı-karşı davada davacı vekilince duruşmalı, asıl davada davacı-karşı davada davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davada davalı vekili Avukat ... ile asıl davada davalı ve birleşen davada davacı vekili Avukat ..."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 06.06.2007 tarihli yapı denetim sözleşmesi imzalandığını, sözleşme süresinin 5 yıl olmasına rağmen davalının 08.04.2011 tarihinde sözleşmeyi feshettiğini, feshin haksız olduğunu, yapılan işler nedeniyle alamadığı bedelin ve sözleşme uyarınca elde edemedeiği kazanç kaybının tahsilini asıl ve birleşen dosyalarla talep etmiştir.
    Davalı vekili, inşaat ruhsatının alındığı 09.08.2007 tarihinden sonra inşaat yapılacak alandaki imar planının Danıştay tarafından 07.11.2008 tarihli kararla yürütmenin durdurulduğunu ve imar planı değişikliğinin iptal edildiğini, ruhsattan itibaren 2 yıllık sürede inşaata başlanmadığı için sözleşmenin geçersiz hale geldiğini, davanın reddinin gerektiğini savunmuş karşı davasında ise; sözleşmenin sona erdiğinin tesbitine ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Karşı davalı vekili karşı davanın reddini talep etmiştir.
    Davanın kısmen kabulü ile karşı davanın reddine dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce; davalı tarafından sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin kabulü ile TBK 408 maddesi kıyasen uygulunarak tazminat hesabı yapılması gerekçesiyle davacı yararına bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda dava ve birleşen davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı-karşı davalı vekilinin tüm, davalı-karşı davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Dava, haksız fesih nedeni ile kar mahrumiyetinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Taraflar arasında yapı denetim sözleşmesi bulunduğu ve bu sözleşmede bir bedel belirlendiği için davacının talep edebileceği azami zarar miktarı taraflar arasındaki sözleşme bedelidir. Bu nedenledir ki Mahkemece sözleşme bedelinden, davacının yapmaktan kurtulduğu masraflar, ödediği ilk taksit miktarı ile başka bir iş yaparak kazandığı veya kazanmaktan bilerek kaçındığı yararlar düşülmek sureti ile 6098 s. TBK"nın 408. maddesi kıyasen uygulanarak yapılan hesap sonucu hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin tüm, davalı-karşı davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalı-karşı davacıya iadesine, davacı-karşı davalının yatırması gereken harç peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan asıl davada davalı-karşı davada davacı yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davacı-karşı davada davalıdan alınarak, asıl davada davalı-karşı davada davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 09.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi