22. Hukuk Dairesi 2017/26850 E. , 2020/3519 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVALILAR : 1-) ... MÜTEAHHİTLİK İNŞAAT ELEKTRİK TAŞIMACILIK BİLGİSAYAR,TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ
2-) ...
3-) ... TAAH. LOJ. MEK. ELK. BİL. İNŞ. TİC. SAN. LTD. ŞTİ ADLARINA VEKİLİ
AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıların Etiyopya"daki işyerlerinde Ocak 2012-Haziran 2013 tarihleri arasında çalıştığını, ücretlerinin ödenmediğini beyanla, kıdem tazminatı ile yıllık izin, aylık ücret, fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının ücret alacağının bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı dava dilekçesinde, ücret alacağı talebinde bulunmuştur. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 11.03.2013-17.06.2013 tarihleri arasındaki dönemde banka kayıtlarına göre bu aylara ilişkin ödeme bulunmadığı belirtilerek 3 ay 7 günlük çalışma süresi için ücret alacağı hesaplanmıştır. Ancak banka kayıtlarının incelenmesinde, 2013 yılı Haziran ayında “... tarafından gönderilen havale” açıklaması ile 9.250,00 TL ve 11.250,00 TL tutarlı iki adet ödeme olduğu görülmektedir. Bu durumda Mahkemece belirtilen ödemeler ile ilgili olarak tarafların beyanı alınarak ve ilgili ödeme belgeleri getirtilerek, bu ödemelerin neye ilişkin olduğu belirlenmeli ücret alacağına dair bir ödeme ise hesaplanan alacaktan mahsup edilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.
3-Fazla çalışma ve genel tatil alacaklarının işyeri kayıtları yerine tanık anlatımlarına dayalı olarak, uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtayca son yıllarda uygun makul bir oranda indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma ve genel tatil miktarına göre takdir edilmelidir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir.
Dosya içeriğine göre, davacının fazla çalışma ve genel tatil çalışmasının bulunduğu kabul edilerek hesaplanan tutarlar üzerinden Mahkemece %40 oranında indirim yapılarak fazla çalışma ve genel tatil ücretleri hüküm altına alınmıştır. Davacının işyerinde yaptığı işin niteliğine ve tanık beyanlarına göre davalı işyerinde fazla çalışma ve genel tatil çalışmaları yapıldığı yönündeki iddiası doğrulanmakta ise de Mahkemece fazla çalışma ve genel tatil ücretlerinden yapılan indirimin fazla olduğu dikkate alınarak daha makul oranda uygun bir indirim yapılarak söz konusu alacaklar hüküm altına alınmalıdır.
4-Taraflar arasında aylık ücret ile fazla çalışma ücreti alacaklarına uygulanan faiz noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda davacı tarafından dava tarihinden önce 25.06.2013 tarihinde davalı Erka Genel Müteahhitlik İnş. Elekt. Taş. Bilg.Tic. ve San.Ltd.Şti."ne, 26.06.2013 tarihinde ise diğer davalılar ... ve ... Taah. Loj. Mek. Elk. Bil. İnş. Tic. San. Ltd. Şti."ne noterden gönderdiği ihtarnameler ile aylık ücret ve fazla çalışma ücreti ile bir kısım işçilik alacaklarının ödenmesini talep etmiştir. İhtarnamede belirtilen tutarlar ve davacı vekilinin temerrüt tarihi bakımından talebi de dikkate alındığında ihtarnamelerin davalılara tebliğ tarihinde davalıların temerrüde düşürüldüğü kabul edilmelidir. Bu halde mahkemece ihtarnamelerin davalılara tebliğ tarihi belirlenerek ihtarname ile talep edilen miktar bakımından temerrüt tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken bu husus açıklığa kavuşturulmadan aylık ücret ile fazla çalışma ücreti alacaklarına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 26.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.