Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2018/2727
Karar No: 2021/2655
Karar Tarihi: 26.05.2021

Danıştay 10. Daire 2018/2727 Esas 2021/2655 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2018/2727
Karar No : 2021/2655

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- ... Bakanlığı
VEKİLİ: ...
2- ... Bakanlığı
VEKİLİ: Av. ...
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1-... ( Kendi adına asaleten çocukları
..., ... , ..., ..., ..., ..., ... , ..., ... ve ...'a velayeten)
2- ...
3- ...
4- ...
5- ...
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacıların yakını olan ...'un tutuklu olarak getirildiği duruşma salonunda mağdur tarafın yakınları tarafından öldürülmesinde idarenin hizmet kusurunun bulunduğundan bahisle eşi ... için 20.000,00 TL maddi, 3.000,00 TL manevi, çocukların her biri için ayrı ayrı 5.000,00 TL maddi, 3.000,00 TL manevi, anne ..., baba ..., kardeş ... ve kardeş ...'un her biri için ayrı ayrı 5.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 123.000,00 TL tazminatın ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; meydana gelen olayda adliyede gerekli güvenlik tedbirlerini almayan davalı idarelerin hizmet kusurlarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 30.092,00 TL maddi, 12.500,00 TL manevi tazminatın ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddi yolunda verilen ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının taraflarca temyiz edilmesi üzerine Danıştay Onuncu Dairesinin 26/02/2003 tarih ve E:2001/5565 K:2003/723 sayılı kararıyla kararın manevi tazminat işletilecek faize ilişkin kısmının bozulduğu, diğer kısımlarının onandığı, bu karara karşı davacılar ve davalılardan Adalet Bakanlığı tarafından karar düzeltme başvurusunda bulunulması üzerine Danıştay Onuncu Dairesinin 12/10/2005 tarih, E:2003/6090, K:2005/6005 sayılı kararıyla; mahkeme kararının manevi tazminata ilişkin kısmının onanmasına, kararın maddi tazminata ilişkin kısmı yönünden davacıların temyiz istemlerinin reddi ile davalı Adalet Bakanlığı'nın temyiz isteminin kısmen kabulü ile kararın anılan Bakanlık yönünden maddi tazminata ilişkin kısmının davacılar yakınının işlediği iddia edilen suç sebebiyle alacağı muhtemel ceza süresinin davacılara ödenecek destekten yoksun kalma tazminatı hesabından göz önünde bulundurulması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, İdare Mahkemesince bozma kararına uyulmayarak ... İdare Mahkemesinin ... tarih, E: ..., K: ... sayılı kararının davalı Adalet Bakanlığı'nın maddi tazminat ödemeye hükmedilmesine ilişkin kısmında ısrar edilmesi üzerine davalı Adalet Bakanlığınca ... İdare Mahkemesinin anılan kararında ısrar eden ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih, E: ..., K: ... sayılı ısrar kararının temyiz edilmesi üzerine İdari Dava Daireleri Kurulunun 06/03/2013 tarih ve E: 2008/1293 K:2013/789 sayılı kararıyla ısrar kararının bozulmasına karar verildiği, bozma kararına uyulmak suretiyle verilen ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; davacılar yakınının işlediği suçun niteliği,kusur durumu, cezaevinde bulunduğu süre göz önünde bulundurulduğunda davacıların destekten yoksun kalma zararının 30.092,82 TL olduğundan bahisle davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile 30.092,82 TL maddi tazminatın davacılara ödenmesine, davacıların manevi tazminat istemleri yönünden bu kısmın kesinleştiği gerekçesiyle yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacılar tarafından, murislerinin alacağı muhtemel ceza süresinin destekten yoksun kalma zararının hesaplamasında göz önünde bulundurulmasının evrensel hukuk ilkelerine aykırı olduğu, davanın manevi tazminata ilişkin kısmının kesinleşmesine rağmen taraflar lehine yeniden vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu, davalı idareler tarafından olayda sorumluluklarının bulunmadığı, hükmedilen tazminat miktarlarının fazla olduğu ileri sürülerek, kararın aleyhlerine olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idarelerden İçişleri Bakanlığı tarafından, davacıların temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmakta olup, davacılar ve diğer davalı Adalet Bakanlığı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
A) Mahkeme kararının davanın kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin kısmının incelenmesi;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
B) Mahkeme kararının vekalet ücretine ilişkin kısmının İncelenmesi:

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştay'ın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Uyuşmazlıkta, davanın manevi tazminata ilişkin kısmının davacıların ve davalılardan Adalet Bakanlığı'nın karar düzeltme başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde Danıştay Onuncu Dairesinin 12/10/2005 tarih, E:2003/6090, K:2005/6005 sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği anlaşıldığından, Mahkemece manevi tazminatın kısmen kabulü kısmen reddi sebebiyle taraflar aleyhine yeniden vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuki isabet bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bununla birlikte, kısmen kabul, kısmen ret ile sonuçlanan davada, Mahkemece davalı idareler lehine hükmedilecek ücretin, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçmeyecek şekilde nispi olarak belirlenmesi gerekirken, Mahkemece davalı idareler lehine fazla vekalet ücretine hükmedilmesinde de hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu nedenle, İdare Mahkemesi kararının "4)i) 1136 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesinde yer alan "Yargı mercilerince karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücretinin, avukatlık ücret tarifesinde yazılı miktardan az (...) olamayacağı hükmü"; gözönünde bulundurularak; ii) (Danıştay 15 inci Dairesi'nin 13.05.2015 tarih ve E: 2013/7666, K: 2015/2819 sayılı kararı göz önünde bulundurularak) hem maddî tazminat talebinin, hem de manevî tazminat talebinin mevcut olması ve maddî ve manevî tazminata ilişkin vekâlet ücretinin ise Tarife gereği ayrı ayrı hükmedilmesinin gerekmesi esasları ile birlikte değerlendirilerek; iii) Daha evvelden onanan kısmen kabule - kısmen redde dair manevî tazminat kısmı da göz önünde bulundurularak, davanın bir bütün olarak kısmen kabul kısmen ret ile sonuçlanması nedeniyle, a- Kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve kabul edilen maddî tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.510,00 TL, kabul edilen manevî tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.510,00 TL olmak üzere toplam 3.020,00 TL tutarında vekâlet ücretinin müştereken davalı idarelerden alınarak davacılara verilmesine; b- Kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve reddedilen maddî tazminat miktarı üzerinden {(Reddedilen maddî tazminat dolayısıyla davanın, 2577 sayılı Kanun'un 16/4 üncü maddesine eklenen miktar artırımına dair hükmün yürürlüğe girdiği tarihten önce açıldığı hususu, Anayasa Mahkemesi'nin (İkinci Bölüm'ün) 07.11.2013 tarih ve 2012/791 başvuru numaralı ihlâl kararında yer alan hususlar göz önünde bulundurularak takdiren} 4.740,00 TL; Tarife'nin 10/2 nci maddesi gereği, reddedilen manevî tazminat dolayısıyla 4.805,00 TL olmak üzere toplam 9.545,00 TL tutarında vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalı idarelere verilmesine" kısmının "Kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve kabul edilen maddî tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.510,00 TL vekâlet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacılara verilmesine, reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.510,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalı idarelere verilmesine" şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların esasa yönelik temyiz istemlerinin reddine, vekalet ücretine ilişkin temyiz istemlerinin kabulüne,
2. Davanın kısmen kabul kısmen reddi yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı temyize konu kararının hüküm fıkrasında yer alan "4)i) 1136 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesinde yer alan "Yargı mercilerince karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücretinin, avukatlık ücret tarifesinde yazılı miktardan az (...) olamayacağı hükmü"; gözönünde bulundurularak; ii) (Danıştay 15 inci Dairesi'nin 13.05.2015 tarih ve E: 2013/7666, K: 2015/2819 sayılı kararı göz önünde bulundurularak) hem maddî tazminat talebinin, hem de manevî tazminat talebinin mevcut olması ve maddî ve manevî tazminata ilişkin vekâlet ücretinin ise Tarife gereği ayrı ayrı hükmedilmesinin gerekmesi esasları ile birlikte değerlendirilerek; iii) Daha evvelden onanan kısmen kabule - kısmen redde dair manevî tazminat kısmı da göz önünde bulundurularak, davanın bir bütün olarak kısmen kabul kısmen ret ile sonuçlanması nedeniyle, a- Kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve kabul edilen maddî tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.510,00 TL, kabul edilen manevî tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.510,00 TL olmak üzere toplam 3.020,00 TL tutarında vekâlet ücretinin müştereken davalı idarelerden alınarak davacılara verilmesine; b- Kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve reddedilen maddî tazminat miktarı üzerinden {(Reddedilen maddî tazminat dolayısıyla davanın, 2577 sayılı Kanun'un 16/4 üncü maddesine eklenen miktar artırımına dair hükmün yürürlüğe girdiği tarihten önce açıldığı hususu, Anayasa Mahkemesi'nin (İkinci Bölüm'ün) 07.11.2013 tarih ve 2012/791 başvuru numaralı ihlâl kararında yer alan hususlar göz önünde bulundurularak takdiren} 4.740,00 TL; Tarife'nin 10/2 nci maddesi gereği, reddedilen manevî tazminat dolayısıyla 4.805,00 TL olmak üzere toplam 9.545,00 TL tutarında vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalı idarelere verilmesine" ibaresinin "Kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ve kabul edilen maddî tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.510,00 TL vekâlet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacılara verilmesine, reddedilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.510,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalı idarelere verilmesine" şeklinde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/05/2021 tarihinde esas yönünden oy birliği, vekalet ücreti yönünden oy çokluğuyla karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
Mahkeme kararının daha önce kesinleşen manevi tazminata ilişkin kısım için taraflar lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde ve davacıların maddi tazminat taleplerinin kısmen reddi nedeniyle davalı idare lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Bu hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasını gerektiren, "yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hata ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık" kapsamında bulunmayıp; anılan maddenin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın bozulmasını gerektiren "hukuka aykırılık" teşkil ettiğinden, bu yönden tarafların temyiz istemlerinin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bu kısımlarının, Mahkemece yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyoruz.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi