Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/8128
Karar No: 2020/1681
Karar Tarihi: 19.02.2020

1632 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2018/8128 Esas 2020/1681 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında, 1632 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. Temyiz isteği reddedilerek dosya incelenmiştir. Dosyada yapılan incelemede, sanığın firarda kaldığı süre göz önünde bulundurularak, cezanın hakkaniyete uygun adil bir şekilde belirlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Aynı zamanda, sanığın adli sicil kaydında gözüken hükümlerin tam olarak belirtilmemesi ve açıklanmasının geri bırakılması kararlarının tarihleri net olarak açıklanmamıştır. Hüküm fıkrasında kafa karışıklığına sebep olacak şekilde, kararın gerekçeli hüküm kısmında belirtilen bilgilerin farklı olması sebebiyle, kanuna aykırı bir karar verildiği ve sanığın temyiz nedenlerinin yerinde olduğu sonucuna varılmıştır. Bu sebeple, hüküm BOZULMUŞ ve dosya mahkemesine gönderilmiştir.
Detaylı bilgi için;
- 1632 sayılı Kanun: Türk Ceza Kanunu'nun \"Devlet Büyüklerine ve Anayasal Düzene Karşı Suçlar\" başlıklı 302. maddesi ile \"Milli Savunmaya Karşı Suçlar\" başlıklı 312. maddesi kapsamında suç işleyenlere verilecek cezayı düzenlemektedir.
- TCK'nin 52. maddesi: Eylemin suç olduğunu ve hukuk düzenine aykırı olduğunu bilerek veya muhtemel olduğunu ve bu durumda da üst
19. Ceza Dairesi         2018/8128 E.  ,  2020/1681 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    [Kara Kuvvetleri K.lığı Askeri Mahkemesi (Kapatılan)]
    SUÇ : 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak,
    1) Sanığın firarda kaldığı süre gözetildiğinde sanığın kastının yoğunluğu ve suçun işleniş şeklinin bir özelliğinin bulunmadığı ve benzer olaylar ile mukayese edildiğinde, daha uzun süre firarda kalanlar ile daha az süreli firarda kalanlar arasında hakkaniyete uygun adil ceza tayin edilmesi gerektiği dikkate alındığında, dosya kapsamına göre, eylem ile ceza arasındaki muvazeneyi bozacak şekilde, yazılı gerekçeyle ve hakkaniyet ölçüleri ile bağdaşmayacak biçimde alt sınırdan uzaklaşılarak sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
    2) Sanığın adli sicil kaydında gözüken Hatay 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/271 Esas sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, temyiz konusu suçtan önce 13/10/2011 tarihinde kesinleştiği ve 3 yıllık denetim süresinin 13/10/2014 tarihinde sona erdiği, atılı suçun denetim süresinin bitiminden sonra işlendiği, (Kapatılan) Kara Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 2015/93 Esas sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ise ne zaman kesinleştiğinin dolayısıyla atılı suçun denetim süresi içerisinde işlenip işlenmediğinin dosya kapsamından anlaşılamadığı da nazara alındığında; kısa kararda ve hüküm fıkrasında “takdiren hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına” karar verilmesine rağmen gerekçeli hüküm içeriğinde “sanığın dava konusu firar suçundan önce başka Mahkemelerce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği anlaşılmakla, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum edilmiş olması sebebiyle CMK’nin 231/6-a fıkrasındaki şartı sağlamadığından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına” karar verildiği belirtilerek hükümde karışıklığa neden olunması,
    Kabule göre;
    Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında taksit aralığının gösterilmemesi suretiyle TCK"nin 52. maddesine aykırı davranılması,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 19/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi