Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
T.T.K.’nun 726.maddesi hükmüne göre, “hamilin, keşideci ve diğer çek borçlularına karşı haiz olduğu müracaat hakları ibraz süresinin bitiminden itibaren 6 ay geçmekle zamanaşımına uğrar”. Somut olayda çekin keşide tarihi 31.01.2009 olup, 10 günlük ibraz süresi eklendikten sonra başlayan 6 aylık zamanaşımı süresi 10.08.2009 tarihinde sona ermektedir. İcra takibi 06.08.2009 tarihinde yapıldığına göre, ibraz süresinin bittiği tarihten itibaren başlayan (6) aylık zamanaşımı süresi dolmamıştır. Çekin keşide tarihinden önce ibraz edilmiş olması yasanın açık hükmü karşısında duruma etkili değildir. O halde mahkemece borçlunun zamanaşımı itirazının reddi gerekirken kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.  
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08/11/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.