19. Hukuk Dairesi 2016/19890 E. , 2018/5414 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit/istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, dava dışı ...Yapı... AŞ. ile temlik eden ...A.Ş arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davacının söz konusu sözleşmede kefil olarak yer aldığını, sözleşmenin tek taraflı olarak ve boş bırakılan yerler daha sonra doldurulmak sureti ile düzenlendiğini, davacının kefalet miktarının gösterilmediğini, ek sözleşmelerde davacının imzasının bulunmadığını, bu sözleşmelere dayalı olarak 147,50 TL tutarındaki teminat mektubu için bankaca aradan 25 yıl geçtikten sonra hesap kat ihtarı düzenlendiğini, teminat mektubu bedelinin deposu ile birlikte komisyon borcu ve ferilerinin tahsili için davacı aleyhine Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2012/803 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davacının icra tehdidi altında ihtirazı kayıt ile takip borcunu ödediğini ileri sürerek davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve ödenen miktarın davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı bankanın merkezinin İstanbul" da olması nedeni ile mahkemenin yetkisiz olduğunu bu nedenle öncelikle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, ayrıca davacının sözleşmelerde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının olduğunu, davaya konu teminat mektubunun yürürlükte olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek icra takibi yapıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kredi sözleşmesinin davalının devraldığı bankanın Ankara Şubesi ile imzalanmış olması nedeni ile HMK"nun 10.maddesi uyarınca yetki itirazının reddine, davacının sadece 20/02/1986 tarihli ve 250,00 TL bedelli, 23/06/1986 tarihli ve 50,00 TL bedelli genel kredi sözleşmelerinde kefil olarak imzasının bulunduğu, bunun dışındaki sözleşme ve ek sözleşmelerde davacının imzasının bulunmadığı, dolayısıyla davacının imzası olan sözleşmelerde yazılı toplam 300,00 TL kefalet limiti ve kişisel temerrüdünden sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacının davalı bankaya olan borcunun 868,20 TL olduğu, bakiye 8.192,26 TL" den borçlu bulunmadığı ve bu miktarın davalıdan istirdadına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 01/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.