5. Ceza Dairesi Esas No: 2019/6088 Karar No: 2019/10583 Karar Tarihi: 11.11.2019
İhmali davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2019/6088 Esas 2019/10583 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanıkların ihmali sonucu bir kişinin intihar ederek öldüğü suçlamasıyla yargılandığı bir davada, sanıkların adli para cezasına çarptırılmasına karar vermiş ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına hükmetmiştir. Temyiz edilen kararda ise, sanıkların kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışlarının incelenerek yeniden suç işleyip işlemeyecekleri hususunda kanaat oluşturulması gerektiği ifade edilmiştir. Ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilirken sadece sanıkların ihmalinin boyutlarının ağır olduğu ve yaşam hakkına yönelik olduğu şeklinde yasal ve yeterli olmayan bir gerekçe kullanılmıştır. Sanıkların adli para cezası yanında hak ve yetkileri de kötüye kullandığı kabul edilmiş olmasına rağmen, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmemesi de kanuna aykırı bir durum teşkil etmektedir. Sonuç olarak, karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise, CMUK'nın 318. maddesi, TCK'nın 53/1-a ve 53/5. maddeleri, 22/07/2010 tarihli ve 6008 sayılı Kanun'un 7. maddesi ve CMK'nın 231. maddesinin 6. fıkrası gösterilmiştir.
5. Ceza Dairesi 2019/6088 E. , 2019/10583 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi; Sanık ... müdafi ile sanıklar ..., ..., ... ve ..."ın, verilen cezaların adli para cezası olmasına, sanık ... müdafilerin ise yasal süresinden sonra vaki ve cezanın adli para cezasına ilişkin bulunmasına göre yasal koşulları bulunmadığından duruşmalı inceleme istemlerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 318. maddesi gereğince ayrı ayrı REDDİYLE, incelemenin duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel adli sicil kaydı bulunmayan, haklarında takdiri indirim ve paraya çevirme hükümleri uygulanan sanıkların, duruşma tutanaklarına yansımış olumsuz bir hallerinin bulunmadığı gözetilerek, keza 22/07/2010 tarihli ve 6008 sayılı Kanunun 7. maddesi ile CMK"nın 231. maddesinin 6. fıkrasına eklenen hüküm de nazara alınarak, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyecekleri hususunda ulaşılacak kanaate göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken "Sanıkların ihmali neticesinde bir kişinin intihar ederek ölmüş olması dikkate alındığında, sanıkların ihmalinin boyutlarının ağır olduğu, yaşam hakkına yönelik olduğu, telafisinin mümkün olmadığı” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Yüklenen suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işledikleri kabul edilen ve adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilen sanıklar hakkında, aynı Kanunun 53/5. maddesi gereğince, ayrıca, hükümde belirtilen gün sayısının yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ile ... dışındaki sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükümlerin BOZULMASINA 11/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.