Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8206 Esas 2013/9599 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8206
Karar No: 2013/9599
Karar Tarihi: 08.10.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8206 Esas 2013/9599 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalılar tapuya kayıtlı olan tarla nitelikli taşınmazın kendilerine zilyetlik hakkı kazandığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlar ancak mahkemece davanın reddine karar verilmiş. Davacılar temyiz ederek, tapu kaydının oluştuğu tarihten önce taşınmazın 20 yılı aşkın süre boyunca ekonomik amaçla kullanıldığını ve tarım arazisi olarak değerlendirildiğini iddia etmişlerdir. Mahkeme kararında ise yerel bilirkişi ve tanıkların yaşlılığı nedeniyle ilgili döneme dair bilgi verememeleri, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması gibi gerekçelerle davacıların talebinin reddine karar verildiği açıklanmıştır. Ancak yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ve davacı tanıkları taşınmazın tapu kaydının oluştuğu tarihten önce de davacılar tarafından kullanıldığını beyan etmişlerdir. Bu nedenle, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek mahkeme kararı bozulmuştur.
Kararda geçen kanun maddeleri: Tapu Kanunu (Madde 35), Miras Hukuku (Madde 610) ve Medeni Kanun (Madde 714).

16. Hukuk Dairesi 2013/8206 E. , 2013/9599 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Mahzemin Yenimahalle Köyü çalışma alanında bulunan 120 ada 31 parsel sayılı 27935,98 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle tarla vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; dava konusu taşınmazın öncesi devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması, yerel bilirkişi ve davacı tanıklarının yaşları itibariyle tapu kaydının oluştuğu 1964 yılından 20 yıl öncesi ile ilgili bilgi veremediği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Mahallinde yapılan keşifde dinlenen mahalli bilirkişiler ile 1927 doğumlu davacı tanığı Mehmet Ali ve tutanak bilirkişileri çekişmeli taşınmazın dayanağı bulunan tapu kaydının oluştuğu 1964 yılı öncesi davacılar yararına 20 yılı aşkın ekonomik amaca uygun eklemeli zilyetliğin gerçekleştiğini beyan etmişlerdir. Keşifte hazır bulunan ziraatçi bilirkişi raporunda taşınmazın uzun yıllardır tarımsal amaçlı olarak kullanılan tarım arazisi olduğunu belirtmiştir. O halde davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 08.10.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.