Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/20039 Esas 2018/5412 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20039
Karar No: 2018/5412
Karar Tarihi: 01.11.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/20039 Esas 2018/5412 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/20039 E.  ,  2018/5412 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacılar vekili, davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu nedenle davacı şirketin keşidecisi diğer davacının avalist olarak imzası bulunan 10.000 USD bedelli çekin tarihsiz olarak davalıya teminat olarak verildiğini, ticari ilişkinin sona ermesine ve davalıya herhangi bir borcun olmamasına rağmen çekin iade edilmediğini, davalı şirketin bu çeki dayanak göstererek davacılar aleyhine İstanbul 1. İcra Müdürlüğünün 2014/30021 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını ileri sürerek davacıların davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çek nedeniyle bankadan tahsil edilen 660,00 TL"nin istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasındaki mal satışının yabancı para üzerinden yapıldığını, bu satışlardan davacı şirketin kur farkından kaynaklı 3.730,43 TL borcu bulunduğunu, bu miktarın tahsili için takip başlatıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki satım sözleşmesinin yabancı para cinsinden kurulmadığı, ticari ilişki süresince kur farkı alacağına ilişkin fatura düzenlenmediği ve bu konuda taraflara arasında herhangi bir uygulama oluşmadığı, ticari ilişkinin sonra ermesinden sonra davalının kur farkı nedeniyle düzenlediği faturanın alacak hakkı doğurmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine, kambiyo senedi nedeniyle tahsil edilen miktarın istirdadına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davalı, davacı şirket ile olan ticari satım ilişkisine konu malların bedelinin USD olarak kararlaştırıldığını ve davacı şirkete kesilen faturalarda da bu kaydın bulunduğunu, teminat olarak verilen çeke dahi USD cinsinden miktar yazıldığını bu nedenle mal bedelinin ödeme tarihindeki kur üzerinden yapılması gerektiğini belirterek kur farkı alacağı olduğunu iddia etmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi incelemesinde yukarıda belirtilen hususlarda hiç bir inceleme de bulunulmamıştır. Mahkemece yeni bir rapor alınarak davalı tarafından davacı şirkete yapılan satışlar nedeniyle kesilen faturalarda satışın USD cinsinden yapıldığına dair kayıtların yer alıp almadığı, söz konusu faturaların davacı şirket defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespiti yapılarak, şayet bu şekilde düzenlenen faturalar tespit edilirse satışın USD cinsinden yapıldığı kabul edilmelidir. Bu durumda davacı şirket tarafından ödeme yapıldığı tarihteki USD karşılığı TL’nin tespit edilerek davalının kur farkı alacağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Mahkemece tüm bu hususlar değerlendirilmeden eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 01/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.