20. Hukuk Dairesi 2017/9986 E. , 2018/341 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, tapu kaydına dayanarak yörede 2005 yılında ilk kez yapılan ve 12.7.2005 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması sırasında Çorlu ilçesi, Yenice köyünde bulunan 131 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 11 ve 12 parsel sayılı taşınmazların orman sınırı içine alınması işleminin yanlış olduğunu ileri sürerek, bu yere ait sınırlamanın iptalini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddi ile dava konusu taşınmazlara ilişkin 94 nolu Orman Kadastro Komisyonu kararının geçerli olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 05/10/2015 gün ve 2015/8252 E. - 8323 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında; “...Mahkemece alınan 07.11.2013 havale tarihli ortak bilirkişi heyeti raporunda taşınmazların dava konusu edilen kısmının 1957 yılı memleket haritasında çalılık alan olarak sembolize edilen yeşil renkli alan içinde gözüktüğü belirtilmesine rağmen memleket haritasının dayanağı hava fotoğrafı getirtilerek taşınmazların konumu belirlenmemiş, dosyada bulunan 1939 yılı hava fotoğrafında taşınmazların ağaç ve ağaçcık topluluğu olarak görülen ve bütünlük arzeden alan içinde kaldığı belirtilmesine rağmen, rapor ekindeki gösterimin net olmaması nedeniyle taşınmazların hava fotoğrafındaki niteliği hususunda duraksama oluşmuştur. Dairemizin 01.12.2014 tarihli iade kararı ile 1957 yılı memleket haritasının yapımında kullanılan 1954 yılı hava fotoğrafının bulunduğu yerden getirtilmesi, 1939 ve 1954 yılı hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılması için ek rapor alınması istenmiş, iade kararı ile alınan 08.06.2015 havale tarihli bilirkişi heyetinin ek raporunda, inceleme için gerekli stereoskop aletlerinin bulunmadığı gibi bu incelemeyi yapmanın uzmanlık alanlarına girmediği beyan edilerek stereoskopik inceleme yapılmaksızın rapor ekinde dava konusu taşınmazların 1954 yılı hava fotoğrafındaki konumunun gösterimi ile yetinilmiştir. Dosya kapsamında alınan ortak bilirkişi heyeti raporlarında taşınmazların 1939 ve 1954 tarihli hava fotoğraflarında ağaç ve ağaçcık topluluğu olarak görülen ve bütünlük arzeden alan içinde kaldığı bildirilmiş ise de hava fotoğrafları üzerinde stereskopik aletle inceleme yapılmadığından taşınmazların evveliyattaki kullanım şekli aydınlanmamıştır. Bu haliyle dosya kapsamı dava konusu edilen taşınmazların öncesinin orman sayılan yerlerden olup olmadığını belirleme noktasında yeterli değildir. Eksik inceleme ve araştırma ile yetersiz bilirkişi raporlarına dayanılarak hüküm kurulamaz. mahkemece, dosya kapsamında bulunan memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı ile birlikte önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ile hava fotoğrafları üzerinde stereoskopik inceleme yapacak jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, dosya kapsamında yer alan harita ve fotoğraflar, çekişmeli taşınmazlarla birlikte
çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; klizimetre (eğimölçer) aletiyle ölçülmek ve memleket haritasındaki münhaniler de dikkate alınmak suretiyle, dava konusu taşınmazların kesin ve gerçek eğimi belirlenmeli, keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; hava fotoğraflarının stereoskop aleti vasıtasıyla üç boyutlu incelemesi yapılarak taşınmazlar üzerindeki bitki örtüsünü oluşturan unsurlar tek tek sayı olarak tarif edilmeli, ağaçların cinsi, ortalama yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü ve kullanım şekli detaylı olarak incelenmeli, bundan sonra toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmeli...” denilmiştir.
Bozma kararına uyulması sonrasında mahkemece davanın kabulü ile taşınmazlara ilişkin olarak 94 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından yapılan orman kadastro tespitinin iptaline, dava konusu yerlerin orman sınırları dışında bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1968 yılında kesinleşen arazi kadastrosu ile 12.07.2005 tarihinde altı aylık askı ilânına çıkarılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 22/01/2018 günü oy birliği ile karar verildi.