16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/9390 Karar No: 2020/2666 Karar Tarihi: 16.06.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/9390 Esas 2020/2666 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olduğu iddiasıyla verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararına yapılan temyiz başvurusunu inceledi. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçilen incelemede, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Sanığın savunma hakkının kısıtlanması konusundaki iddiasının karşılanamadığı da vurgulandı. Sonuç olarak, temyiz davası reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı onaylandı. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise, Türk Ceza Kanunu’nun 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 ve 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi olarak yer almıştır.
16. Ceza Dairesi 2019/9390 E. , 2020/2666 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Dosya içerisine göndermiş olduğu 30.10.2019, 03.02.2020 ve 13.03.2020 tarihli dilekçelerde sanık; "SEGBİS yöntemi ile savunmasının alınmasının" savunma hakkının kısıtladığını ileri sürmüşse de, incelenen dosya kapsamından sanığın, yargılamanın hiçbir aşamasında bu hususta itirazda bulunmadığının anlaşılması karşısında, bu yöndeki itirazı sonuca etkili görülmemiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Bilecik Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.