Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8838 Esas 2013/9511 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Adaklı Köyü çalışma alanında bulunan 104 ada 13 parsel sayılı 15168,71 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, Toprak Tevzi Komisyonunca oluşturulmuş Hazine"ye ait tapu kaydı kapsamında kaldığı ve ..."ün işgalinde olduğu belirtilerek davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka, paylaşmaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı taraf yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu 104 ada 13 parsel sayılı taşınmaz Adaklı Köyü çalışma alanında bulunmaktadır. Keşif tutanağında her ne kadar taşınmazın bulunduğu Adaklı Köyüne gidildiği belirtilmişse de, keşif sonrası düzenlenen fen bilirkişisi ..."e ait raporda ve ek raporda Kamışlı Köyünde kain taşınmazın zeminine gidildiğinden bahsedilmiş ve bu köye ait 104 ada 13 parsel sayılı taşınmaz dava konusu olduğu kabul edilerek rapor düzenlenmiştir. Rapor ekindeki harita ile Mahkemece keşiften önce dosyaya getirtilen kadastro teknikeri ...tarafından düzenlenen pafta örneğinde yer alan 104 ada 13 parsele ilişkin harita da birbirine uymamaktadır. Bu nedenle keşfin hangi taşınmaz üzerinde yapıldığı ve bilirkişi raporunun hangi taşınmaza ait olduğu konusunda tereddüt oluşmuştur. Mahkemece; bu tereddüt giderilmeden karar verilmiştir. Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için, dava konusu taşınmazın bulunduğu çalışma alanında yeniden keşif yapılmak suretiyle tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilmeli, teknik bilirkişiye keşfi izlemeye elverişli ayrıntılı rapor ve kroki düzenlettirilmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece sözü edilen çelişki giderilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 03.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.