
Esas No: 2017/1111
Karar No: 2020/1157
Karar Tarihi: 20.02.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1111 Esas 2020/1157 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin alacağı nedeniyle davalı aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip yapıldığını, borcun tahsil edilememesi üzerine takibin iflas takibine çevrildiğini, davalının takibe itiraz ettiğini, davalının itirazının haksız olduğunu ileri sürerek itirazın kaldırılmasını ve davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemenin, 13.11.2013 tarihli ve 2012/247 E. 2013/584 K. sayılı ilamı ile davanın reddine dair kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 24.04.2013 tarihli ve 2013/1941 E. 2013/2626 K. sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davalının keşideci, davacının ise son ciranta ve hamil olduğu bononun tanzim tarihinde yürürlükte bulunan 6762 Sayılı TTK’nın 690. maddesi yollamasıyla 599. maddesi gereğince kambiyo senedinden dolayı kendisine müracaat olunan kimse, keşideci veya önceki hamillerden biri ile kendi arasında doğrudan doğruya mevcut münasebetlere dayanan def’ileri müracaatta bulunan hamile karşı ileri süremeyeceğinden davalının bonoların avans olarak verildiği ve bedelsizlik kaldığı yönündeki def"ine itibar edilmediği, davalı, hamilin senedi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olduğu da dosya kapsamına göre ispat edilemediği davalının verilen depo kararı gereği süresi içerisinde belirlenen miktarın depo etmediğinden davanın kabulü ile, davalı kooperatifin iflasına karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- İİK’nın 43. maddesine göre, iflasa tabi borçlu aleyhine haciz veya iflas yollarından birinin seçilmesi mümkündür. Bu yollardan birini seçen alacaklı, bir defaya mahsus olmak üzere takip yolunu değiştirebilir. Bu imkanı kullanmak isteyen alacaklının takip yolunu değiştirdiğine ilişkin dilekçe vermesi yeterlidir. Başvuruyu alan icra müdürü, önceki takip talebi ve ödeme emrine uygun olarak bir ödeme emri düzenleyip borçlu veya borçlulara göndermelidir. İİK’nın 43/2 maddesine göre takip yolunun değiştirilmesinde harç alınmaz.
Somut olayda; davacı, takip yolunu değiştirmişse de kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipteki ödeme emrindeki borç miktarı ile iflas ödeme emrindeki borç miktarı aynı değildir. Yeni bir takip konusu olabilecek alacakların eklenmesi ile oluşturulan ödeme emrinin gönderilmesi suretiyle takip yolunun değiştirilmesi mümkün olmadığından, usul ve yasaya uygun geçerli bir iflas takibi bulunmaması nedeniyle davanın reddi gerekirken, hatalı değerlendirme ve yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin (1) numaralı bent dışındaki temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.