9. Hukuk Dairesi 2010/51354 E. , 2013/8768 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı ve karşı davalı, genel müdür olan davalı ve karşı davacının, otele zarar verdiğini, kaçak elektrik kullandığını, otelin vergi, prim, elektrik, su ve telefon gibi giderlerini ödemediğni ve yangına sebep olduğunu ileri sürerek bu eylemlerinin karşılığında 6.000 TL"nin davalı ve karşı davacıdan tahsiline, davalı ve karşı davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, izin ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, asıl davayı reddetmiş, karşı davayı kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davaca ve karşı davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı-karşı davalı şirket vekili, otelin genel müdürü olan davalı-karşı davacının otele zarar verdiğini, kaçak elektrik kullandığını, otelde yangına sebep olduğunu, otelin vergi, prim, elektrik, su ve telefon gibi giderlerini ödemediğini ileri sürerek, 6.000 TL tazminatın davalı-karşı davacıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı-karşı davacı işçi vekili, iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile izin ücreti ve fazla çalışma ücreti alacaklarını istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkeme, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanarak, davacı-karşı davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle, davalı-karşı davacının fazla çalışma ücreti talebini reddetmiş diğer taleplerini ise kabul etmiştir. Yine mahkemece, davacı-karşı davalının davası reddedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı – karşı davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı ve karşı davalı şirket vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı-karşı davacının hizmet süresinin (kıdeminin) doğru olarak tespit edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır.
Somut olayda, mahkeme bilirkişiden iki rapor aldırmıştır. 19/01/2010 tarihli birinci (ana) raporda, davacının hizmet süresi, SGK kayıtlarına itibarla, 01/09/1993 – 31/12/2004 tarihleri arasında 11 yıl 4 ay olarak tespit edilmiş ve tüm alacaklar bu hizmet süresi nazara alınarak hesaplanmıştır. 02/09/2010 tarihli ikinci (ek) raporda hizmet süresi 31/01/1988 – 31/01/2005 tarihleri arasında 17 yıl 1 gün olarak tespit edilmiş ve tüm alacaklar bu hizmet süresi nazara alınarak yeniden hesaplanmıştır. Ancak bu ek raporda bilirkişinin işe başlama ve fesih tarihlerini neye ve hangi delillere dayanarak tespit ettiği anlaşılamamıştır.
Mahkemece gerekçeli kararın, gerekçe kısmının 6 ncı paragrafında aynen; "Dinlenen tanıkların ifadeleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davalı-karşı davacının 01/09/1993-31/12/2004 döneminde davacı- karşı davalı şirkete ait otelde belirsiz süreli iş akdi ile kesintisiz olarak çalıştığı..." kabul edilmiş, ancak hüküm kısmında, bilirkişinin ikinci (ek) raporunda 17 yıl 1 günlük çalışmaya göre hesapladığı rakamlar hükme esas alınmıştır. Yukarıda belirtildiği üzere, bilirkişi ikinci (ek) raporunda hizmet süresini 31/01/1988 – 31/01/2005 tarihleri arasında 17 yıl 1 gün olarak tespit etmiştir. Kaldı ki yine yukarıda belirtildiği üzere ikinci (ek) raporda 17 yıl 1 günlük çalışmaya göre bilirkişinin işe başlama ve fesih tarihlerini neye ve hangi delillere dayanarak tespit ettiği anlaşılamamıştır.
Mahkemece bir yandan, davalı-karşı davacının 01/09/1993-31/12/2004 tarihleri arasında çalıştığının kabul edilmesi, diğer yandan ise bilirkişi tarafından ikinci (ek) raporda 31/01/1988 – 31/01/2005 tarihleri arasında 17 yıl 1 gün olarak tespit edilen hizmet süresi nazara alınarak hesaplanan alacak miktarlarının hükme esas alınması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 13/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.