Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/9476
Karar No: 2013/9429
Karar Tarihi: 02.10.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/9476 Esas 2013/9429 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme kararı, Konak Köyü'ndeki bir taşınmaz için açılan tescil davasında mahkemenin yetersiz keşif yapması nedeniyle kararın bozulduğunu belirtmektedir. Keşifte alınan beyanlar yeterli olmadığı için davacının talep ettiği yerlerdeki zilyetliğin kanıtlanamadığı sonucuna varılmış ve dava reddedilmiştir. Yargıtay kararı ise, daha ayrıntılı keşif yapılması ve bilirkişilerden zilyetlik konusunda maddi olaylarla desteklenen beyanların alınması gerektiği vurgulanmaktadır.
Kararda geçen kanun maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Madde 325/1.
16. Hukuk Dairesi         2013/9476 E.  ,  2013/9429 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ..., Konak Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 28.3.2013 tarih Esas, 2012/10026 Karar 2013/4560 sayılı usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece daha önce yapılan keşiflerin yetersiz olduğu bu nedenle yeniden keşif yapılması gerektiği davacıya açıklanarak davacıdan keşif giderlerini yatırması, yatırmadığı taktirde dosyada mevcut delil durumuna göre karar verileceği şeklinde bir ara kararı alınıp bu konuda ihtarda bulunulmaksızın, davacıya yeniden keşif ve tanık dinletme talebi olup olmadığı sorulmuş, davacının yeniden keşif talebi ve dinletmek istediği tanık bulunmadığını belirtmesi üzerine 27.10.2009 tarihli keşifte alınan beyanlara göre davacı ve murisi lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Sözü edilen keşifte dinlenen mahalli bilirkişi, tespit bilirkişisi olarak da görev yapan tanıklar ve davalı tanıkları davacının talep ettiği yerin tümünde zilyetliğinin bulunmadığını ancak mahalli bilirkişi tarafından gösterilen yerin davacı tarafın kullanımında olduğunu belirtmişlerdir.Bu keşife ilişkin 30.10.2009 havale tarihli teknik bilirkişi raporunda da davacının iddia ettiği yer (B) harfi ile mahalli bilirkişinin gösterdiği yer (E) harfi ile gösterilmiştir. Ancak bilirkişi ve tanıklardan taşınmaz üzerindeki zilyetliğin şekli, niteliği ve süresi konusunda ayrıntılı beyan alınmamış, ziraatçi bilirkişi raporunda belirtilen dikili söğüt ağaçlarının kimin tarafından dikildiğinin sorulup saptanmamış olması nedeniyle, alınan beyanlar hüküm vermeye yeterli değildir. Her ne kadar davacı 27.6.2003 günlü beyanında dinletmek istediği tanığı olmadığını belirtmiş ise de bu ifadesinin daha önce keşifte beyanlarına müracaat edilen tanıkların dinlenmesine engel olmayacağı kuşkusuzdur. Hal böyle olunca mahkemece daha önce yapılan keşfin hüküm verme açısından yetersiz olması nedeniyle mahallinde yeniden keşif yapılması gerektiği davacı tarafa açıklanarak, belirlenecek keşif giderlerinin davacı tarafça yatırılması hususunda ara karar alınmalı, ara karara uyulmadığı taktirde dosyadaki mevcut delil durumuna göre karar verileceği davacıya usulünce ihtar edilmeli, keşif giderinin yatırılması halinde çekişmeli taşınmaz başında yeniden keşif yapılarak önceki keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklardan yukarıda belirtildiği şekilde davacının zilyet olduğu belirtilen taşınmaz bölümündeki kullanım şekli, süresi konusunda ayrıntılı maddi olaylara dayanan beyanları alınmalı, ziraatçi bilirkişiye taşınmazın niteliğini belirtir, fen bilirkişiye ise keşfi izlemeye olanaklı rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek yasaya uygun bulunmayan ihtara uyulmadığı ve davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı ..."in temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 02.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi