Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2009/8569 Esas 2009/21947 Karar Sayılı İlamı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı, paydaşı olduğu taşınmazla ilgili açılmış bulunan ortaklığın giderilmesi davasında verilen yetkiye dayanarak, taşınmazların diğer paydaşlarını adresleri tespit edilemediğinden bahisle ortaklığın giderilmesi davasında temsil için kayyım atanmasını istemiştir. Ortaklığın giderilmesi davasının konusu olan taşınmazın paydaşları bellidir. Bu kişilerin gaip oldukları ileri sürülmemiştir. Adreslerinin araştırmaya rağmen tespit edilememesi halinde ilanen tebligat yapma olanağı mevcuttur. Türk Medeni Kanununun 426’ncı maddesinde sayılan temsil kayyımı atanmasını gerektiren haller ve koşullar bulunmamaktadır. Bu durumda isteğin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi.  17.12.2009