11. Ceza Dairesi 2018/3250 E. , 2020/7716 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenlemek ve kullanmak
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet
1-Sanık hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura kullanmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu‘nun 08.11.2018 tarihli 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamı ile sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK‘nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığı hususu dikkate alınarak 5271 sayılı CMK"nun 217. Maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip, vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş, 5237 sayılı TCK‟nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında "2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek" suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Dosyada mevcut Vergi Suçu Raporu ve eklerinin incelenmesinde 2008 ve 2009 takvim yıllarına ait Ba-Bs formlarına ilişkin analize göre, belirtilen takvim yıllarında sanığa mal sattığına dair bildirimde bulunan mükellef olmamasına rağmen, sanığın aynı takvim yıllarında yüksek miktarda fatura düzenlediğinin anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti bakımından,
a)Sanığa ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler ile sanığın yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi, faturaları kullanan mükelleflerin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
b)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun‟un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA,
24.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.