16. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/8373 Karar No: 2013/9383 Karar Tarihi: 02.10.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8373 Esas 2013/9383 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, kadastro sırasında adına tespit edilen taşınmazından ana yola çıkmak için bir parsel satın aldı ve özel yol olarak kullandığı bölümün genel yol olarak tescil edilmemesi nedeniyle dava açtı. Mahkeme, tescil harici bırakıldığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık sürenin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Ancak, Kadastro Kanunu ve diğer yasal düzenlemelerde, hakkında tutanak düzenlenmeyen taşınmazlar yönünden tespit öncesi hakka dayanarak dava açma hakkını süreyle sınırlayan bir düzenleme bulunmadığı belirtilerek, dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonuca göre hüküm kurulması gerektiği vurgulandı. Bu nedenle, karar bozuldu ve davacı lehine karar verildi. Kanun maddeleri olarak 3402 sayılı Yasa'nın 12. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen 10 yıllık süre içerisinde dava açılabileceği, tescil harici bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açma hakkını sınırlayan bir süre olmadığı belirtildi.
16. Hukuk Dairesi 2013/8373 E. , 2013/9383 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ... kadastro sırasında adına tespit edilen 229 ada 61 parsel sayılı taşınmazından ana yola çıkmak için dava dışı ..."dan satın aldığı ve özel yol olarak kullandığı bölümün genel yol olarak tescil harici bırakıldığı iddiasına dayanarak, bu bölümün adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece 2008 yılında kesinleşen kadastro çalışmaları ile taşınmazın tescil harici bırakıldığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık sürenin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına ve yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir. Davacı, kadastro öncesi nedene dayanarak dava açmıştır. Gerek Kadastro Kanununda ve gerekse de diğer yasalarımızda, hakkında tutanak düzenlenmeyen taşınmazlar yönünden tespit öncesi hakka dayanarak dava açma hakkını süreyle sınırlayan bir düzenleme bulunmamaktadır. Kadastro tutanağı düzenlenip kesinleşen yerlerde dahi 3402 sayılı Yasa"nın 12. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen 10 yıllık süre içerisinde dava açılabildiğine ve Yasa"da tescil harici bırakılan yerler hakkında kadastro öncesi sebeplere dayanarak dava açma hakkını sınırlayan bir süre de öngörülmediğine göre dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 02.10.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.