1. Hukuk Dairesi 2019/814 E. , 2020/3923 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, mirasbırakanları ..."ın mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla 209 ada 1 sayılı parsel sayılı taşınmazını oğulları olan davalılar...ile ..."e 1/2’şer oranda 02/09/2004 tarihinde, yine 209 ada 3 sayılı parsel sayılı taşınmazını ise oğlu olan diğer davalı ..."e 04/07/1995 tarihinde görünürde satış yoluyla devrettiğini, murisin bu şekilde tüm mal varlığını devrettiğini, temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürerek çekişmeli taşınmazların davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adlarına tescilini, olmadığı takdirde saklı paylarına tecavüz eden miktarın tenkisini istemişlerdir.
Davalı ..., 1988 yılında sözleşmeli memur olduğunu, yaptığı birikimi peşinat olarak vermek suretiyle çekişmeli 3 sayılı parseli muristen haricen satın aldığını ve taşınmaz üzerinde aynı yıl ev inşaatına başladığını, kısım kısım murise yaptığı ödemeler ile 1995 yılında arsa vasıflı 3 sayılı parseli tapuda devir aldığını, davalıların murisi dahi tanımadığını ve iddialarının yersiz olduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalı ..., emekli olması nedeniyle aldığı ikramiye ile aynı zamanda ikamet ettiği avlulu kerpiç ev niteliğindeki çekişmeli 1 sayılı parseli 2004 yılında bedeli karşılığında muris babasından aldığını, murisin başka taşınmazları da olduğunu, bu nedenle mal kaçırma iddiasının yersiz olduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalı ..., uzun yıllar muris babası ... ile annesi Lamia"ya bakması nedeniyle çekişmeli 1 sayılı parseli murisin, kendisi ile kardeşi ..."e bedelsiz devrettiğini, davacıların annesi olan ölü kardeşi Mevlüde"nin hakkının zayi olmaması için davayı kabul ettiğini bildirmiştir.
Mahkemece, 3 sayılı parselin muvazaalı olarak davalı ..."e devredildiği iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteğinin, süresinde açılmadığı gerekçesiyle de tenkis isteğinin reddine, 1 sayılı parsele yönelik muvazaa iddiasının davalı ..."in de kabulünde olduğu ve ispatlandığı gerekçesiyle davalılar ... ve...adına olan tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tesciline ilişkin olarak verilen karar Dairece, "…davalı ...’e yönelik davada mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hükme yeterli ve elverişli olduğunu söyleyebilme olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki, muris ...’ın devredilen taşınmazlar dışında başka taşınmazının olup olmadığının araştırılmadığı, muris ile davalı ...’in temlik tarihi olan 1995 yılı itibariyle sosyal ve ekonomik durumunun araştırılmadığı, murisin mal satmaya ihtiyacının olup olmadığı ile davalının çekişmeli taşınmazı alabilecek ekonomik gücünün bulunup bulunmadığının açıklığa kavuşturulmadığı, davalı ...’in çekişmeli taşınmaz bedelinin bir kısmını PTT kanalı ile gönderip göndermediğinin araştırılmadığı anlaşılmıştır. … Hâl böyle olunca; yukarıda belirtilen ilkeler gözetilmek suretiyle davacılara harcın tamamlattırılması ondan sonra yargılamaya devam olunması, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda asıl olanın miras bırakanın asıl iradesi olduğu gözetilerek, muris tarafından davalı ...’e 04/07/1995 tarihinde satış suretiyle temlik edilen 1 sayılı taşınmaz bakımından yukarıda açıklanan ilkeler ve belirtilen eksik araştırmalar tamamlanmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi hatalıdır..." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar İzzet ve ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı miras payı oranında iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteklerine ilişkindir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde ve özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı gözetilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davalılar İzzet ve ... vekilinin esasa yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Ne var ki, davacıların miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesi, kalan payın ise davalılar üzerinde bırakılması gerekirken, davalılar yönünden de tescil hükmü kurulması doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 1. bendindeki ""kalan 8 payın ise davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline,"" cümlesinin hükümden çıkarılarak yerine; ""kalan 8 payın davalı ... üzerinde bırakılmasına,""cümlesinin yazılmasına, hükmün 2. bendindeki ""kalan 8 payın ise 4 payın davalı ..., 4 payın davalı ... adına Tapuya Kayıt ve Tesciline,"" cümlesinin hükümden çıkarılarak yerine; ""kalan 8 paydan 4 payın davalı ..., 4 payın davalı ... üzerinde bırakılmasına,"" cümlesinin yazılmasına, davalıların temyiz itirazının değinilen yönden kabulü ile 6100 sayılı H.M.K."nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 09.09.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.