Esas No: 2002/1971
Karar No: 2002/3761
Karar Tarihi: 27.11.2002
Danıştay 11. Daire 2002/1971 Esas 2002/3761 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İdare Mahkemesi, 7269 sayılı Kanun'un 13. maddesi uyarınca tesis edilen hasar tespit işleminin iptali istemiyle açılan dava sonucunda, bilirkişi raporuna dayalı olarak verilen ve davanın reddine ilişkin bulunan kararın taraflarca temyiz edilmesi sonucunda Danıştay Onbirinci Dairesi tarafından incelenmiştir. Davalı idare temyiz isteminden feragat ettiği için reddedilmiştir. Davacı temyiz istemi de reddedilmiştir çünkü verilen karar hukuka ve usule uygundur ve bozulması gereken bir sebep bulunmamaktadır.
7269 sayılı Kanun, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yol, köprü, tünel, viyadük, otoyol, demiryolu gibi taşıt yolları ve bunların etrafındaki kamu binaları, tesisleri, kavşaklar gibi unsurlarının yapım, tamir ve onarımı sırasında oluşan zararları tespit etmek, değerlendirmek ve tazmin etmek için çıkarılmış bir kanundur. Kanun'un 13. maddesi de hasar tespit işleminin objektif ölçütlere göre yapılması gerektiğini belirlemektedir.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2002/1971
Karar No : 2002/3761
Temyiz İsteminde Bulunan (Taraflar) : 1-…
Vekilii :…
2-…
3-…
Vekili : …
İsteğin Özeti : 7269 sayılı Kanun'un 13. maddesi uyarınca tesis edilen hasar tespit işleminin iptali istemiyle açılan dava sonunda ... İdare Mahkemesince, bilirkişi raporuna dayalı olarak verilen ve davanın reddine ilişkin bulunan … gün ve E:…, K:… sayılı kararın; davalı idarece, hasar tespit işleminde yasaya aykırılık bulunmadığı, davacı tarafından ise, usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Taraflar temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Dava hasar tespit işleminin iptali istemiyle açılmış idare mahkemesince, mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda davacıya ait binada sıva, onarım ve badana gibi işlemler yapılması nedeniyle binanın hasar durumunun tespit edilmesinin mümkün olmadığı, ancak bu onarımların göstergesi olarak binanın hasarlı sayılabileceğinin belirtilmesi karşısında idarenin binanın orta derecede hasar gördüğüne ilişkin tespitinin geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar taraflarca temyiz edilmiştir.
Davalı idarenin … Vergi Mahkemesinde 4.10.2001 tarihinde kayda geçen dilekçesinin incelenmesinden temyiz isteminden vazgeçilmiş olduğu anlaşıldığından istem hakkında karar verilmesine yer olmadığı;
Davacının temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp İdare Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, temyiz isteminin reddiyle İdare Mahkemesi Kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz istemleri, orta hasarlı tespit işlemine karşı açılan davayı, bilirkişi raporuna dayalı olarak reddeden idare mahkemesi kararının davalı idare ve davacı tarafından temyizen bozulmasına ilişkindir.
Davalı idare temyizi yönünden, usul hukukunda dava açmakta olduğu gibi kanun yoluna başvurmada da, hukuki yarar bulunmalıdır. Diğer bir ifadeyle, kanun yoluna başvuranın, aleyhine kanun yoluna başvurduğu kararın bozulmasında, korunmaya değer bir yararının bulunması gerekir. Nitekim bu şart temyiz yolu bakımından Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427/1. maddesinde, davada haklı çıkmış olan tarafında, hukuki yararı bulunmak şartıyla, hükmü temyiz edebileceği şeklinde ifade edilmiştir.
Bu durumda, hasar tespit işlemine karşı açılan davayı reddeden ve davalı idarece bozulması istenilen idare mahkemesi kararında temyiz isteminde bulunan taraflardan … Valiliği aleyhine bir hüküm bulunmadığından mahkeme kararının bozulmasında hukuki yararı bulunmayan davalı idare temyiz isteminin bu nedenle reddi gerekmektedir.
Öte yandan, davalı idare, vekili aracılığıyla 4.10.2001 tarihinde kayda geçen dilekçeyle temyiz isteminden feragat ettiğini belirtmekteyse de, vekaletnamede, vekile feragat yetkisi tanınmadığından bu yöndeki istem dikkate alınmamıştır.
Davacı temyiz istemine gelince; İdare Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:... sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından davacı temyiz isteminin bu nedenle, davalı temyiz isteminin ise yukarıda açıklanan nedenle reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına 27.11.2002 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.