Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3214 Esas 2018/855 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3214
Karar No: 2018/855
Karar Tarihi: 13.02.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3214 Esas 2018/855 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/3214 E.  ,  2018/855 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ...tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 18/03/2009 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 11/11/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılardan ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili; dava dışı ... isimli hastanın ... Devlet Hastanesi’nde tedavi olduğunu, tedavi sürecinde ilaçlardan birinin hastaya heyet raporu ile verilmesi gerektiğinden hastanın sağlık kuruluna sevk edildiğini, hekim olarak görev yapan davalıların imzalarının bulunduğu 14/05/2002 tarihli sağlık kurulu raporunda reçeteye yazılan ilaçların dozunun haftada 3 tablet yazılması gerekirken, günde 3 tablet olarak yazıldığını, ilaçları kullanan hastanın 29/06/2002 tarihinde vefat ettiğini, vefat sebebinin yüksek dozda alınan ilaç sonucunda oluşan kemik iliği depresyonu olduğunu, müteveffa mirasçıları tarafından davacı Bakanlık aleyhine ... 1. İdare Mahkemesinin 2003/359 esas sayılı dosyası ile açılan dava sonucu davacı Bakanlığın maddi ve manevi tazminata mahkum edildiğini ve mirasçılara ödeme yapıldığını belirterek, söz konusu ödemeden yanlış rapor hazırlayan davalıların sorumlu olduğu gerekçesiyle ödenen bedelin davalılardan rücuen tahsili isteminde bulunmuştur.Davalılar, ölüm ile kendi fiilleri arasında illiyet bağının olmadığını, davaya konu olayda kusurlarının bulunmadığını belirterek davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece; davalıların tamamının sağlık kurulu raporunda imzalarının olması nedeniyle, kusur incelemesi yaptırılmasının davanın sonucunu değiştirmeyeceğinden her bir davalının aynı oranda kusurlu olduğunun kabulü ile istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dava rücuen tazminat istemine ilişkin olup, zararın doğmasına neden olduğu iddia edilen davalılardan her biri, yalnızca kendi kusuruna isabet eden miktardan sorumludur. Davalıların mahkemece takdir edilen zararın tamamından eşit kusurlu olarak sorumlu tutulmaları doğru değildir. Rücuda teselsül olmaz ilkesi uyarınca, her bir davalının somut olaydaki kusur ve sorumluluk durumunun uzman bilirkişiden alınacak rapora göre belirlenmesinin ardından varılacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken,eksik inceleme ile davalıların eşit kusurlu olduğu varsayılarak karar verilmiş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.