4. Hukuk Dairesi 2016/1524 E. , 2018/847 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ...Ş. aleyhine asıl davada 11/08/2006, birleşen davalarda 18/10/2006 ve 04/10/2010 günlerinde verilen dilekçeler ile haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davaların reddine dair verilen 27/03/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında bulunan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız ihtiyati tedbir nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davaların reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Davacı vekili, davalı şirket ile davacı arasında 12/10/2000 tarihinde finansal kiralama sözleşmesi düzenlenerek Hidromek 101 B model kazıcı yükleyici iş makinesinin davacıya kiralandığını, davacının kira borcunun bir kısmını ödeyememesi üzerine davalı şirket tarafından ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2002/160 değişik iş sayılı kararıyla ihtiyati tedbir alındığını, tedbir kararının infaz edilerek iş makinesine 31/01/2002 tarihinde el konulduğunu, devamında davalı şirket tarafından davacı aleyhine ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan malın iadesi davasının reddedilerek Yargıtay ilgili dairesince kararın onandığını, kararın kesinleşmesi ile birlikte iş makinesinin davacıya 06/01/2006 tarihinde iade edildiğini, davacının yaklaşık dört yıl boyunca iş makinesini kullanmasının engellendiğini, asıl davada davacının iş makinesini kullanamadığı sürede uğradığı kazanç kaybının giderilmesi, birleşen davalarda ise dava tarihi ile ıslah tarihi arasındaki zaman için işletilecek faiz alacağının ve ticari itibarının zedelenmesi nedeniyle oluşan manevi zararının giderilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı şirket vekili, asıl ve birleşen davaların reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davaların reddine karar verilmiştir.Dosyanın incelenmesinde, davacıya kiralanan iş makinesinin 31/01/2002 tarihinde ihtiyati tedbir kararının infazı gereği haczedilerek muhafaza altına alındığı, söz konusu iş makinesinin davacıya 06/01/2006 tarihinde teslim edildiği, davacının iş makinesini kullanamaması nedeniyle kazanç kaybı olduğu, aracın yaklaşık 4 yıl boyunca yediemin deposunda kaldığı, mahkemece bu süre zarfı nazara alınarak hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, her ne kadar haczin konulduğu ve kaldırıldığı tarihler arasında kalan tüm günler için aracın günlük 1 saat 45 dakika çalıştırıldığı varsayılarak kazanç kaybı hesabı yapılmış ise de, davacının bu süreyi kapsayan günlerin tamamında çalışması mümkün değildir. Bu durum hayatın olağan akışına aykırıdır.Şu halde, davacı yararına hüküm altına alınan kazanç kaybından TBK. madde 50-51 (BK. madde 42-43) gereğince uygun bir miktarda hakkaniyet indirimi yapılmalıdır. Bu hususun gözetilmemiş olması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenler ile davalı yararına BOZULMASINA, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenler ile reddine ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.