Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/4050 Esas 2020/4462 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4050
Karar No: 2020/4462
Karar Tarihi: 03.06.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/4050 Esas 2020/4462 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, kendisini bir şirketin yetkilisi gibi göstererek sözleşme imzalamış ve malzeme almıştır. Şirketin gerçek yetkilisi olan katılıcı ise bu sözleşmelerden haberdar değildi ve sanıktan dolandırılmıştır. Ancak sanık, savunmasında şirket yetkilisi olan katılıcının kendisine sözleşme yapma yetkisi verdiğini ve şirkette çalıştığını belirtmiştir. Mahkeme, delillerin yeterli olmadığı gerekçesiyle sanığın suçlu olmadığına karar vermiştir. Karar, temyiz edilmiş ancak temyiz isteği reddedilmiştir. Kanun maddelerine ilişkin herhangi bir açıklama veya atıfta bulunulmamıştır.

15. Ceza Dairesi 2019/4050 E. , 2020/4462 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Sanığın dolandırıcılık suçundan beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ..."in, kendisini ...Mühendislik Endüstriyel Ürünleri İmalat İthalat İhracat Pazarlama Sanayi Ticaret Limited Şirketi"nin yetkilisiymiş gibi göstererek, bu şirketin gerçek yetkilisi katılan ..."nun bilgisi ve rızası dışında, şirket adına ...Market Ltd. Şti. ve Garanti Sızdırmazlık Ekipleri Ltd. Şti. ile sözleşme imzaladığı ve siparişte bulunduğu, İnter Medikal San. Tic. Ltd. Şti. tarafından da bir malzemenin sanığa teslim edildiği ve katılanın şirketinden parasının talep edildiği, sanığın bu şekilde şirketin yetkilisiymiş gibi sözleşmeler imzalayarak şirketlerden malzemeler alıp mal edinmek suretiyle atılı suçu işlediği iddia edilen olayda;
Sanığın savunmlarında, şirket yetkilisi olan katılanın bilgisi ve onun sözlü olarak verdiği yetkiye dayanarak sözleşmeler yaptığını, şirkette çalıştığına dair personel giriş kartının bulunduğunu, sonradan aralarında anlaşmazlık çıkınca katılanın kendisine bu şekilde bir isnatta bulunduğunu beyan ettiği, dinlenen tanık beyanlarının da sanık savunmalarını doğruladığı anlaşılmakla; sanığın atılı suçu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, sanığa atılı suçun işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin atılı suçun sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 03/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.