Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/6059
Karar No: 2019/12542

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/6059 Esas 2019/12542 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi'nin verdiği karar, karşılıklı boşanma davasında tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulü ve tedbir nafakası yönünde hükmetmiştir. Ancak, davacı-karşı davalı erkeğin eşini istemediğine dair iddiaları kusur olarak yüklenemeyeceği gerekçesiyle bozma kararı verilmiştir. Bu nedenle asıl davada verilen boşanma kararı konusuz hale gelmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri incelendiğinde, Medeni Kanun'un 166/3 ve 174/2 maddelerine atıfta bulunulmuştur. Medeni Kanun'un 166/3 maddesi, evlilik birliğinin korunması görevinin her iki tarafa da yüklediğini ve herhangi bir tarafın ihmal veya kusuru sonucu ortaya çıkan sonuçlardan, diğer tarafın zarar görmesi durumunda sorumluluğu gerektirdiğini belirtir. Medeni Kanun'un 174/2 maddesi ise, davanın reddine karar verilmesi için eşlerin birinde tam kusur bulunması gerektiği hükmünü içermektedir.
2. Hukuk Dairesi         2019/6059 E.  ,  2019/12542 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVACI-DAVALI : ...
    DAVALI-DAVACI : ...
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi ve tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.
    2-Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak görülen karşılıklı boşanma davasında, ilk derece mahkemesince tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-karşı davacı kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir nafakasına, tarafların diğer taleplerinin reddine hükmedilmiştir. Anılan karara karşı davacı-karşı davalı erkek tarafından, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi ve tedbir nafakası; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin reddi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince davalı-karşı davacı kadının, eşinin önceki evliliğinden olan çocuklarını istemediği ve onlara kötü davrandığı, davacı-karşı davalı erkeğin ise, eşini istemediğini belirtip yakınlarına haber gönderdiği davalı-karşı davacı kadın daha fazla kusurlu olduğu gerekçesiyle hükmün tamamının kaldırılmasına ve yeni hüküm oluşturulmasına, asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davalı-karşı davacı kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir nafakasına, tarafların diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir.
    Ancak, bölge adliye mahkemesince davacı-karşı davalı erkeğe yüklenen eşini istemediğini belirtip yakınlarına haber gönderdiği vakıasına dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında dayanılmamış olup, erkeğe kusur olarak yüklenemez. O halde boşanmaya neden olan olaylarda davalı-karşı davacı kadın tam kusurlu olup, kadının davasının reddi gerekir. Ne var ki asıl davada verilen boşanma kararı temyizin kapsamı dışında bırakılmak suretiyle kesinleşmiş olmakla, kadının boşanma davası konusuz hale gelmiştir. Bu nedenle davalı-karşı davacı kadının konusuz kalan boşanma davasında "karar verilmesine yer olmadığına" karar vermek, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumu dikkate alınarak yargılama gideri ile vekalet ücreti konusunda karar vermek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 19.12.2019 (Prş.)







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi