Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2684
Karar No: 2018/846
Karar Tarihi: 13.02.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/2684 Esas 2018/846 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/2684 E.  ,  2018/846 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 13/01/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız şikayet ve basın yoluyla kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalılardan ... ve ... yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen 09/09/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, haksız şikayet ve basın yoluyla kişilik haklarının ihlalinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalılardan ... ve ... yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, davacının ... Meslek Yüksek Okulunda fakülte sekreteri olarak görev yaptığını, davalılardan ... ve ..."un da okulda temizlik ve güvenlik işleriyle ilgilendiklerini, okulda yaşanılan bir takım olaylar hakkında adı geçen davalıların davacı hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığına görevi kötüye kullanma suçu nedeniyle şikayette bulunduklarını, şikayetin kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar ile sonuçlandığını, yaşanan olayın basına da yansıdığını, ... Gazetesi’nin ana sayfasında haberin "Sağlık Yüksekokulu’nda Yaşanan Taciz Skandalları Savcılıkta" başlığıyla, ... Gazetesi’nde ise "Okuldaki Taciz Skandalları Savcılıkta" başlığıyla yayınlandığını, her iki gazetenin haberinde de davacıya asılsız ithamlar yöneltildiğini, yaşanan olay nedeniyle üniversite rektörlüğü tarafından da hakkında soruşturma açıldığını, davacının eşi ve çalışma arkadaşları ile sosyal ilişkilerinde tacizci ve adam kayırmacı durumuna düştüğünü, bu nedenlerle gerçeğe aykırı haber yayınlamak ve haksız şikayette bulunmak suretiyle kişilik haklarının davalılar tarafından ihlal edildiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalılar, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece, davalılardan ... ve ... tarafından davacı hakkında yapılan şikayetin Anayasal şikayet hakkı kapsamında kalması nedeniyle adı geçen davalılar yönünden davanın reddine,...ve ... Gazetelerinin sahipleri olan diğer davalılar yönünden ise, haber yayınlarında kullanılan ifadeler nedeniyle davacının kişilik haklarının saldırıya uğradığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Basın özgürlüğü, Anayasa"nın 28. maddesi ile 5187 sayılı Basın Kanunu"nun 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerde basının özgürce yayın yapmasının güvence altına alındığı görülmektedir. Basına sağlanan güvencenin amacı; toplumun sağlıklı, mutlu ve güvenlik içinde yaşayabilmesini gerçekleştirmektir. Bu durum da halkın dünyada ve özellikle içinde yaşadığı toplumda meydana gelen ve toplumu ilgilendiren konularda bilgi sahibi olması ile olanaklıdır. Basın, olayları izleme, araştırma, değerlendirme, yayma ve böylece kişileri bilgilendirme, öğretme, aydınlatma ve yönlendirmede yetkili ve aynı zamanda sorumludur. Basının bu nedenle ayrı bir konumu bulunmaktadır.Bunun içindir ki, bu tür davaların çözüme kavuşturulmasında ayrı ölçütlerin koşul olarak aranması, genel durumlardaki hukuka aykırılık teşkil eden eylemlerin değerlendirilmesinden farklı bir yöntemin izlenmesi gerekmektedir. Basın dışı bir olaydaki davranış biçiminin hukuka aykırılık oluşturduğunun kabul edildiği durumlarda,basın yoluyla yapılan bir yayındaki olay hukuka aykırılık oluşturmayabilir.Ne var ki basın özgürlüğü sınırsız olmayıp, yayınlarında Anayasa"nın Temel Hak ve Özgürlükler bölümü ile Türk Medeni Kanunu"nun 24 ve 25. maddesinde yer alan ve yine özel yasalarla güvence altına alınmış bulunan kişilik haklarına saldırıda bulunulmaması da yasal ve hukuki bir zorunluluktur.
    Basın özgürlüğü ile kişilik değerlerinin karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin çatışan iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Bu iki değerden birinin diğerine üstün tutulması gerektiği, bunun sonucunda da, daha az üstün olan yararın daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Bunun için temel ölçüt kamu yararıdır. Gerek yazılı ve gerekse görsel basın bu işlevini yerine getirirken, özellikle yayının gerçek olmasını, kamu yararı bulunmasını, toplumsal ilginin varlığını, konunun güncelliğini gözetmeli, haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi de korumalıdır. Yine basın, objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır. O anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından da basın sorumlu tutulmamalıdır.Davaya konu somut olayda; ...Gazetesi’nde yayınlanan haber bir bütün olarak değerlendirildiğinde, haberin görünür gerçeğe uygun, basın özgürlüğü kapsamında kamuyu bilgilendirmeye yönelik bir haber olduğu ve kamuoyunun haber alma hakkı kapsamında kaldığı anlaşıldığından davanın temyiz eden davalı ... yönünden tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile adı geçen davalının sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenle davalı ... yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 13/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi