23. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4059 Karar No: 2019/4062 Karar Tarihi: 07.10.2019
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2016/4059 Esas 2019/4062 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2016/4059 E. , 2019/4062 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve kal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik verilen hükmün asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davalı-birleşen davada davacı ... gelmiş ancak diğer taraftan gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Asıl davada davacı vekili, müvekkili kooperatifin ... köyü 1554 sayılı parselde konutları olduğunu, bu konutlarda kooperatif üyelerinin iskan ettiğini, 87 no.lu konutun davalıya ait olduğunu, davalının 87 no.lu konuta bazı eklentiler yaptığını, bu eklentilerin kooperatif ana sözleşmesinin 14. maddesine aykırılık teşkil ettiğini ve diğer üyelere huzursuzluk verdiğini, kooperatifin 24.01.2009 tarihli genel kurul toplantısında da eklentinin kaldırılması ve projeye uygun hale getirilmesi kararı alındığını ileri sürerek 87 no.lu konuta davalının yapmış olduğu projeye aykırı eklentinin kal"i suretiyle projeye aykırılığın giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davacı vekili, 24.01.2009 tarihli genel kurul toplantısından müvekkilinin haberi olmadığını, davalı kooperatifin mahkeme yerine geçerek yıkım kararı veremeyeceğini ancak projeye aykırılığın tespit edilerek üyeler aleyhine yasal yollara başvurmak üzere avukata yetki verilmesi yönünde karar alınabileceğini, kooperatife ait olmayan kamuya açık yola kooperatifin müdahale yetkisinin bulunmadığını, alınan kararın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ileri sürerek yasaya aykırı olarak 24.01.2009 tarihli genel kurulda müvekkili aleyhine alınan kararların iptalini talep ve dava etmiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; birleşen davanın bir aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı, davalının binasında kaçak olarak yapılmış olan dava konusu çelik platforma merdiven ve balkonun komşu binanın ön bahçesini yukarı açıdan göreceği, komşuları rahatsız edeceği, mahremiyetlerini suistimal edeceği, komşuluk ilişkilerini olumsuz etkileyeceği, yan ve arka komşu bahçe mesafelerinde 3194 Sayılı İmar Mevzuatına aykırı eklenti olduğu, ruhsata aykırı olarak ilave edilen eklentinin hoşgörü sınırını aştığı ve kooperatif üyelerine zarar verdiği, yıkılması suretiyle komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi gerektiği gerekçesiyle asıl davanın kabulü ile birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunmayan asıl davada davacı-birleşen davada davalı kooperatif yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.