Esas No: 2002/369
Karar No: 2002/419
Karar Tarihi: 29.11.2002
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu 2002/369 Esas 2002/419 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı vergi mükellefi, bir kısım alımlarını yanıltıcı faturalarla belgelendirdiği gerekçesiyle özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Ancak vergi mahkemesi cezayı kaldırmıştır. Danıştay Yedinci Dairesi, gerçek dışı faturalar olduğu gerekçesiyle önceki kararı bozarken, vergi mahkemesinin daha sonra ısrar kararıyla bozma kararına uymadığı belirtilmiştir. Danıştay Tetkik Hakimi ve Savcısı da vergi mahkemesinin kararının bozulması gerektiğini düşünmektedir. Sonuç olarak, temyiz istemi reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesi 1. fıkrası.
T.C.
D A N I Ş T A Y
VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No: 2002/369
Karar No: 2002/419
Temyiz Eden: ... Vergi Dairesi Müdürlüğü
Karşı Taraf: ...
İstemin Özeti: Davacının, bir kısım emtia alımlarını içeriği itibarıyla yanıltıcı faturalarla belgelendirdiğinden bahisle adına 1994 yılı için özel usulsüzlük cezası kesilmiştir.
... Vergi Mahkemesi ... günlü ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla cezayı kaldırmıştır.
Temyiz istemini inceleyen Danıştay Yedinci Dairesi 11.12.2001 günlü ve E:2000/8629, K:2001/3851 sayılı kararıyla; davacının içeriği itibarıyla yanıltıcı faturalardaki katma değer vergisi indirimi kabul edilmeyerek adına yapılan tarhiyata karşı açılan davada, tarhiyatın kaldırılması yolundaki mahkeme kararının Dairelerince, ..., ... ve ... tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir mal satımına dayanmayan komisyon karşılığı düzenlenmiş faturalar olduğu gerekçesiyle bozulduğu, dolayısıyla emtia alımı karşılığında fatura alınmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Bozma kararına uymayan ... Vergi Mahkemesi ... günlü ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 353 üncü maddesinin 1 inci fıkrasında sayılan belgelerin verilmediğinin ve alınmadığının saptandığına ilişkin hukuken geçerli bir tespitin gerektiği, olayda bu yönde yapılmış bir tespit bulunmadığı gibi "cezayı gerektiren fiilin tüm unsurları tamam olmadan failin cezalandırılamayacağı" yolundaki genel ceza hukuku ilkesinin de varsayım ya da kıyas yoluyla ceza tayinine olanak tanımadığı gerekçesiyle kararında direnmiştir.
Direnme kararı vergi dairesince temyiz edilmiş ve kesilen cezada yasaya aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi ...'ın Düşüncesi: Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Yedinci Dairesinin bozma kararı doğrultusunda bozulması gerekitği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı ...'ın Düşüncesi: Davacı mükellefin 1994 yılı defter ve belgeleri üzerinde vergi inceleme elemanı tarafından yapılan inceleme neticesinde bir kısım alımlarının sahte faturalarla yapıldığının tesbiti sebebiyle tarh ve tebliğ edilen özel usulsüzlük cezası aleyhine açılan dava üzerine özel usulsüzlük cezasını kaldıran ... Vergi Mahkemesi kararını; adı geçen mükellefin ihtilaf konusu dönem için kullandığı gerçek dışı faturalarla ilgili olarak tarh ve tebliğ edilen kaçakçılık cezalı katma değer vergisini terkin eden ... Vergi Mahkemesi kararının Danıştay Yedinci Dairesince bozulmuş olduğundan söz konusu faturaların gerçek dışı olmadığının iddia edilemeyeceği gerekçesiyle bozan Danıştay
Yedinci Dairesi kararına uymayarak ilk kararında ısrar eden ... Vergi Mahkemesi kararı, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun olay sırasında yürürlükte bulunan 353 üncü maddesi 1 inci fıkrası amir hükmüne aykırı bulunduğundan temyiz talebinin kabulü ile ... Vergi Mahkemesi ısrar kararının bozulması gerekeceği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi Kararın özet bölümünde yazılı ... Vergi Mahkemesinin ... günlü ve E: ..., K: ... sayılı ısrar kararı, aynı hukuksal nedenler ve gerekçe ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş ve temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, Kararın bozulmasını gerektirecek durumda görülmemiştir.
Bu nedenlerle temyiz isteminin reddine, 29.11.2002 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
X - K A R Ş I O Y
Israr kararının Danıştay Yedinci Dairesinin bozma kararında yer alan hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.