Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/5786
Karar No: 2021/2734
Karar Tarihi: 27.05.2021

Danıştay 10. Daire 2019/5786 Esas 2021/2734 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/5786
Karar No : 2021/2734


TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : Kendi adlarına asaleten …'e velayeten …, …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, …'in 05/02/2014 tarihinde sancılarının sıklaşması ve ağırlaşması sonucu doğum için başvurduğu Çerkezköy Devlet Hastanesinde çeşitli nedenlerle doğuma alınmaması neticesinde özel hastanede gerçekleşen doğum olayından ve doğum olayı sonrasında bebeğin yüksek ateşi olduğundan başvurulan Çerkezköy Devlet Hastanesinden koşulların yetersiz olduğu gerekçesiyle Özel Çerkezköy Optimed Hastanesine sevk edilerek zamanında teşhis ve tedavi yapılmadığından bahisle …'in %99 oranında engelli kaldığından bahisle uğranılan zararlara karşılık … için 1.000,00 TL maddi, 250.000,00 TL manevi, baba … için 1.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi ve anne … için 1.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla; olayda, 28/04/2014 tarihinde …'in "Hipotonik doğum, hafif spastisite" ve "hipoksik beyin hasarı" nedenleriyle hafif düzeyli gelişim gecikmesi teşhisiyle %50 engelli olduğuna ilişkin sağlık kurulu raporu düzenlendiği, dolayısıyla …'in doğum olayı sonrası rahatsızlığının olduğu ve engelli kalacağının 28/04/2014 tarihinde öğrenildiği görülmekle; bu tarihten itibaren bir yıl içinde yani en geç 28/04/2015 tarihine kadar davalı idareye başvurulması gerekirken, bu tarihten çok sonra 11/08/2017 tarihinde davalı idareye başvurarak, başvurunun zımnen reddedildiğinden bahisle 31/10/2017 tarihinde açılan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 13. maddesinde belirtilen 1 yıllık süre içerisinde davalı idareye başvurulmamış olmadığından süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacılar vekili tarafından, müvekkili …'in engellilik halinin idarenin hizmet kusurundan kaynaklandığı 28/04/2014 tarihli sağlık kurulu raporunda yazılı olarak belirlenmediği için idareye başvuru için gereken sürenin başlangıcına esas alınamayacağı, ayrıca müvekkilinin zararının artarak devam ettiği sürece davalı idareye başvuruda bulunup, zararların tazminini talep etmesinin mümkün olduğu belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI Davalı idare tarafından, … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının usule ve esasa uygun olması nedeniyle davacıların temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:


İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacılardan …'in 05/02/2014 tarihinde Çerkezköy Devlet Hastanesinde acil poliklinik muayenesinin yapıldığı, aynı tarihte Özel İrmet Hospital Hastanesinde normal yolla doğum yaptığı, 06/02/2014 tarihinde hastaneden taburcu olduğu, 07/02/2014 tarihinde …'in Çerkezköy Devlet Hastanesine başvurduğu, müşahedeye alındıktan sonra yeni doğan yoğun bakım ünitesinde yer olmadığından hastanın Optimed Hastanesine ambulans ile sevkinin yapıldığı, 09/02/2014 tarihinde de hastanın "ellerde ve ayaklarda kasılma" şikayetiyle Özel Beylikdüzü Kolan Hastanesine sevk edildiği, 17/02/2014 tarihine kadar hastanın yeni doğan ünitesinde tedavisinin yapıldığı ve nöroloji polikliniğinde kontrol ve muayenesine devam edilmek üzere taburcu edildiği, 10/03/2014 tarihinde …'in konvülziyonlar (başka yerde tanımlanmamış), epilepsi, kalça çıkıklığı ve vitamin eksikliği tanısıyla Çerkezköy Devlet Hastanesi çocuk servisinde muayene olduğu, 17/04/2014 tarihinde Çerkezköy Devlet Hastanesine başvurulması sonrasında …'in "Hipotonik doğum, hafif spastisite" ve "hipoksik beyin hasarı" nedenleriyle hafif düzeyli gelişim gecikmesi teşhisiyle %50 engelli olduğuna ilişkin 28/04/2014 tarihli sağlık kurulu raporu düzenlendiği, 2014, 2015, 2016 yıllarında da epilepsi, spastik serebral palsi, hafif bilişsel bozukluk, gelişme geriliği, motor fonksiyonda özel gelişimsel bozukluk tanılarıyla tedavisine devam edilen …'in Çerkezköy Devlet Hastanesine doğum için ve doğumdan sonra tedavisi için başvurulduğu halde geri çevrilerek teşhis ve tedavilerinin yapılmamış olması nedeniyle idarenin hizmet kusurundan kaynaklı zararların tazmini istemli 11/08/2017 tarihli başvurunun zımnen reddi üzerine …, … ve …'in maddi ve manevi zararlarının tazminine karar verilmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Doğrudan doğruya tam yargı davası açılması" başlıklı 13. maddesinde; idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların idari dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve herhalde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde ilgili idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği, bu isteklerin kısmen veya tamamen reddi halinde bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında altmış gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren dava süresi içinde dava açılabileceği hükme bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Maddede yer alan, idari eylem nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle tam yargı davası açılabilmesi için, zarara sebep olan eylemin ve maddi olayın idariliğinin ve yol açtığı zararın kesin olarak ortaya çıkması zorunludur.
Bu itibarla; ancak, zararın varlığı, niteliği ve esaslı unsurları hakkında bir dava açmaya, o davayı ciddi ve objektif bir şekilde desteklemeye, gerekçelerini göstermeye elverişli yeterli hal ve şartların öğrenilmesi halinde zararın öğrenilmiş sayılacağının kabulü gerekmektedir.
İdari eylem, idarenin işlevi sırasında bir hareketi, bir davranışı, bir tutumu veya hareketsizliği; idari karar ve işlemle ilgisi olmayan, başka bir deyişle öncesinde, temelinde bir idari karar veya işlem olmayan salt maddi tasarrufları ifade etmektedir. Dolayısıyla zarara sebep olan eylemin idariliği ve yol açtığı zarar bazen eylemin yapılmasıyla veya olayın gerçekleşmesiyle birlikte ortaya çıkarken, bazen de çok sonra, değişik araştırma, inceleme ve kesin sağlık raporları sonucu da ortaya çıkabilmektedir.
İdari eylemlerin neden olduğu bedensel zararların, tedavi sürecinin tamamlanıp kesin sağlık raporunun alındığı tarihte öğrenilmiş sayılması; Kanun'da öngörülen sürenin kesin raporun ilgiliye verildiği tarihte işlemeye başlatılması gerektiği Danıştay'ın yerleşik içtihatlarındandır. Esasen, idari eylemin tamamlandığı ve zararın tam olarak ortaya çıktığı tarih dikkate alınmadan 2577 sayılı Kanun'un 13. maddesinde öngörülen bir ve beş yıllık sürenin hesaplanması, bazı hallerde dava açma hakkının kullanılamaması sonucunu doğuracaktır. Zararın ortaya çıkmasıyla kullanılması mümkün olan dava açma hakkını ortadan kaldırır biçimde süre hesabı yapılmasının ise hak arama özgürlüğüyle bağdaşmayacağı açıktır.
Olayda, davacı küçüğün doğum sonrasında "Hipotonik doğum, hafif spastisite" ve "hipoksik beyin hasarı" nedenleriyle hafif düzeyli gelişim gecikmesi teşhisiyle %50 engelli olduğunun 28/04/2014 tarihinde düzenlenen sağlık kurulu raporu ile öğrenildiğinin kabulüne olanak bulunmadığı, tedavisinin devam ettiği, hakkında düzenlenmiş kesin sağlık kurulu raporunun bulunmadığı, diğer tarafltan Çerkezköy Devlet Hastanesince düzenlenen 15/02/2017 tarihli taburculuk özet formunda (epikriz), "FTR: Desteksiz oturamıyor, emekleyemiyor, mobilize olamıyor, yürüme bozukluğu %80, üst ext. bozukluğu %90" şeklinde yer alan bilgiden sağlık sorunlarının devam ettiği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar epikrizin nihai sağlık durumunu belgeleyen bir sağlık raporu mahiyeti olmasa da dava konusu olaydan kaynaklanan zararın devam ettiğini göstermekte olup, davacının bedensel kaybını kesin olarak ortaya koyabilecek nitelikte ortada bir raporun bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, öncelikle davacı küçüğün güncel sağlık durumunu gösterir kesin bir raporun olup olmadığının araştırılması, hakkında henüz bu nitelikte bir rapor düzenlenmemişse, tam teşekküllü bir sağlık kuruluşuna sevkinin sağlanarak kesin sağlık kurulu raporu düzenlenmesi üzerine davanın esasının incelenmesi gerekirken; zararı tam ve kesin olarak ortaya koymadığı görülen 28/04/2014 tarihli sağlık kurulu raporunun esas alınması suretiyle davanın süre aşımı yönünden reddi yolunda verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz istemlerinin kabulüne,
2. Davanın süre aşımı yönünden reddine ilişkin … İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 27/05/2021 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi