22. Hukuk Dairesi 2014/19250 E. , 2015/22963 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, kıdem tazminatı ve fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, fazla çalışma ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının kendi isteği ile ayrıldığını alacak isteklerinin yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, taleplerin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş sözleşmesinin tarafları, asgari ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler. İş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması taraflar arasında iş sözleşmesinin bulunmadığı anlamına gelmez. Böyle bir durumda dahi ücret, Türk Borçlar Kanunun 401. maddesine göre tespit olunmalıdır. İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı veya çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığının anlaşıldığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler o işyerinde ya başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
Davalıya ait civata imalatı işyerinde 28.10.2006-30.7.2011 tarihleri arasında vardiya amiri olarak çalışan davacı ücreti hakkında bir beyanda bulunmamış ise de davacı tanığının beyanına göre 850,00 TL net ücret aldığı, davalı tanıkları ile bordroya göre ise ücretin 830,00 TL olduğunun belirtildiği görülmüştür. Mahkemece bu delillere neden değer verilmediği açıklanmaksızın bilirkişinin meslek odasının bildirdiği 1.350,00 TL net emsal ücrete göre yaptığı değerlendirme esas alınmıştır. Somut olayda tanık beyanları arasında çelişki mevcut ise de davalı temyiz dilekçesinde ücretin 895,00 TL olduğunu bildirmiştir. Tarafların delillerine ve tanık beyanlarına göre ücretin, davalının temyiz dilkeçesinde kabul ettiği 895,00 TL net kabul edilerek işçilik alcaklarının yeniden belirlenmesi dosya kapsamına ve işin niteliğine uygundur.
Sonuç :
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.