Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/591
Karar No: 2019/2750

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/591 Esas 2019/2750 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, davalının şirket ortaklığından çıkarılmasını ve temsil yetkisinin kaldırılmasını talep etmişlerdir. Ancak mahkeme, davanın şirket tarafından açılması gerektiğini ve davalı hakkında çıkarma davası açılması yönünde bir karar alınmasının dava şartı olduğunu belirterek davanın reddine karar vermiştir. İstinaf başvurusu sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince somut olaya uygulanması gereken TTK'nın 640. maddesinin 3. fıkrası gereğince haklı sebebe dayalı olarak ortağın şirketten çıkarılması için şirketin dava açabileceği, ortağın bir başka ortağın şirketten çıkarılmasını isteyebileceğine dair yasada düzenlenmiş bir hüküm bulunmadığı ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği belirtilmiştir. Kararda uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılması sonucu yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 640. maddesinin 3. fıkrası ve 616. maddesinin birinci fıkrasının h bendi uyarınca şirketin, haklı sebeple ortağın şirketten çıkarılması için dava açması gerektiği ve bu davayı açabilmesi için genel kurulun bu konuda bir karar vermesinin şart olduğu belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2018/591 E.  ,  2019/2750 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 10/05/2017 tarih ve 2016/1077 -2017/331 K. sayılı kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince verilen 12/10/2017 tarih ve 2017/601-2017/630 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, müvekkili davacılar ile davalının dava dışı Sağlıkpark İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Danışmanlık Ltd. Şti’nin eşit olarak ortakları olduğunu, şirketin temsil ve idaresinin her biri şirket müdürü olan ortakların tamamının imzasına dayalı müşterek imza esasına göre belirlendiğini, davalının "15 Temmuz Başarısız Darbe Girişimi" akabinde tutuklandığını, şirket faaliyetlerinin devamı için vekaletname vermesine imkan verilmediğini, şirket faaliyetlerinin aksadığını ileri sürerek davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına, davalının temsil ve imza yetkisinin kaldırılarak şirketin diğer üç ortak tarafından temsil ve idare edilebilmesi adına karar ittihazına, şirket nezdindeki işlerin yürütülebilmesi adına üçüncü bir kişinin davalıya kayyım olarak atanmasına ihtiyati tedbiren karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili duruşmadaki beyanında, ortaklıktan çıkarılma ile ilgili bir diyeceklerinin olmadığını, davayı kabul ettiklerini, çıkarılma halinde çıkma payının hesaplanarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın görülebilmesi için davanın şirket tarafından açılması gerektiği, ayrıca ortaklardan birinin haklı sebeple ve mahkeme kararı ile şirketten çıkarılabilmesi için şirketin, genel kurulunda ortak hakkında haklı sebeple çıkarılması davası açılması için mahkemeye başvuru kararını genel kurulda temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan sermayenin tamamının salt çoğunluğu ile alınmasının şart olduğu, bu bağlamda anılan yasal düzenlemeler çerçevesinde ana sözleşmede çıkarmaya ilişkin hüküm olmasa bile işbu davanın açılabilmesi için davalı hakkında çıkarma davası açılması yönünde bir karar alınmasının dava şartı olduğu, dava açılmadan önce böyle bir karar alınmadığı gibi davanın da şirket tarafından açılmadığı, şirket ortaklarının tamamının davada taraf olmasının bu eksikliği gidermediği gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesince, somut olaya uygulanması gereken 6102 sayılı TTK"nın 640. maddesinin 3. fıkrası gereğince haklı sebebe dayalı olarak ortağın şirketten çıkarılması için şirketin dava açabileceği, ortağın bir başka ortağın şirketten çıkarılmasını isteyebileceğine dair yasada düzenlenmiş bir hüküm bulunmadığı, ayrıca şirketin bu davayı açabilmesi için de aynı Yasa"nın 616. maddesinin birinci fıkrasının h bendi gereğince, genel kurulun bu konuda bir karar vermesi gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
    Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 08/04/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi