Esas No: 2020/4128
Karar No: 2021/3375
Karar Tarihi: 27.05.2021
Danıştay 9. Daire 2020/4128 Esas 2021/3375 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/4128
Karar No : 2021/3375
Kararın Düzeltilmesini İsteyen : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : … Denizcilik San. Tic. A.Ş.
İstemin Özeti : Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 28/11/2019 tarih ve E:2016/16001, K:2019/6344 sayılı kararının; dilekçede ileri sürülen nedenlerle düzeltilmesi istenilmektedir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …'ın Düşüncesi : Davalı idarenin karar düzeltme isteminin, …'dan alınan faturalardan kaynaklanan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisine ilişkin kısmı yönünden kabulü, … Oto Lastik İnş. Nak. Tur. Tem. Teh. Evsel Atık Ltd Şti'den alınan faturalardan kaynaklanan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi yönünden reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları tarafından verilmiş olan kararlar hakkında kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ancak, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinde yazılı sebeplerden birinin bulunması ile mümkündür.
Davalı idare tarafından karar düzeltme dilekçesinde, Kötfez Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün … vergi numaralı mükellefi … Oto Lastik İnş. Nak. Tur. Tem. Teh. Evsel Atık Ltd Şti.'den alınan faturalar nedeniyle tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisine ilişkin olarak ileri sürülen iddialar, kararın bu kısımlarının düzeltilmesini gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idare tarafından, Kartal Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün … vergi numaralı mükellefi …'dan alınan faturalar nedeniyle tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen bir kat vergi ziyaı cezası yönünden ileri sürülen iddialar ise, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesine göre yerinde görüldüğünden, Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 28/11/2019 tarih ve E:2016/16001; K:2019/6344 sayılı kararının bu kısmı kaldırıldıktan sonra temyiz istemi incelendi:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. Maddesinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri belirtilmiş olup, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde de, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esas olacağı açıklanmıştır. Bu kuralın gereği olarak yükümlülerin Katma Değer Vergisi Kanunu'nun yukarıda sözü edilen 29. maddesi hükmünden yararlanabilmelerinin ön şartı, fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtmasıdır. Bu madde hükümlerine göre mal alışları nedeniyle yüklenilen katma değer vergilerinin indirim ve iade konusu yapılabilmesi için faturaların gerçek bir mal alım satımı karşılığı düzenlenmesi gerekmektedir.
Anılan madde hükümlerinin değerlendirilmesinden, vergilendirme işlemi yapılırken, Kanuna uygun olarak biçimlendirilen muamelelerin bu biçimselliğinin ötesine geçilerek, muamelenin tarafları arasında oluşan maddi ve hukuki ilişkinin gerçek mahiyetinin araştırılması gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır. Kanun, gerçek mahiyetin ortaya çıkarılmasında yemin hariç her türlü delile izin vermiştir. Bu deliller, tarafların ikrarı, vergiyi doğuran olayla ilişkisi doğal ve açık bulunan tanık ifadesi, muamelenin taraflarının ekonomik ve ticari konumları, işyerlerinin durumu, arandığında bulunup bulunamamasına ilişkin tespitler olabilir.
Gerçekleşmemiş teslim ve hizmetler dolayısıyla katma değer vergisi ödenmesi ve bunun sonucu olarak da bir vergi indirimi sözkonusu olamayacağından, vergi indirimine dayanak teşkil eden faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığı ortaya konulmalıdır.
Davacıya fatura düzenleyen Kartal Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün … vergi numaralı mükellefi ... hakkında düzenlenen … tarih ve ... sayılı vergi tekniği raporunda; 17/07/2007 tarihinde yapılan işe başlama yoklamasında adreste bir masa, üç sandalye, bir dolap bulunduğu, iş yerinin 30m2 olduğu, 13.09.2010 tarihinde yapılan yoklamada ikinci el ve sıfır iş makinesi lastiği toptan satışı ile iştigal edileceğinin beyan edildiği, işçisinin bulunmadığı, işyerinde büro mobilyaları ile 11.000-TL değerinde emtia bulunduğu, nakil vasıtası ile menkul ve gayrimenkulünün bulunmadığı, 17.09.2010 tarihlinde yapılan yoklamada, lastik alış belgelerinin ibraz edilmediği, iş yerinde dört sıfır, dört ikinci el iş makinesi lastiği ile büro mobilyalarının bulunduğu, üretimin olmadığı, 12.07.2012 tarihli yoklamada ise işyeri çevresinden edinilen bilgilere göre işyerindeki demirbaş ve emtianın işyerine yakın adreste bulunan başka bir mükellefe ait olduğunun tespit edildiği, 2010 yılı katma değer vergisi matrah toplamının 2.015.119,68-TL olduğu, ilgili yıl alış belgelerinin tamamının sahte fatura düzenleyen, mükellefiyet kaydı silinen, sahte belge düzenleme/kullanma yönünden özel esaslara tabi olan, katma değer vergisi matrahı ile Bs formları uyumsuz olan firmalardan alındığı, muhtasar beyannamelerine göre işçi çalıştırmadığı, 67.094,00.TL vergi borcu bulunduğu ve bu borcun sadece 11,30-TL gibi çok cüzi bir miktarının ödendiği, 10.000-TL sermaye ile kurulan bir şirket olduğu, mükellef kurumun 2009,2010 ve 2011 yıllarında düzenlemiş olduğu faturaların gerçek bir mal ve hizmet teslimi içermeyen sahte belgeler olarak değerlendirilmesi gerektiği tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıdaki tespitlerin değerlendirilmesinden, adı geçen kişinin fatura düzenlediği dönemlerde gerçek bir ticari faaliyetinin olmadığı, düzenlediği faturalar tutarında ticaret yapacak organizasyona sahip olmadığı, dolayısıyla davacıya düzenlenen faturaların gerçekte yapılan bir mal satın alımı veya hizmet ifasını yansıtmadığı sonucuna ulaşıldığından, dava konusu cezalı tarhiyatın bu kısmını kaldıran Vergi Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin ...'dan alınan faturalardan kaynaklanan cezalı tarhiyat yönünden kabulüne, ... Vergi Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı sayılı kararının ...'dan alınan faturalardan kaynaklanan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisine ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasına, diğer kısma ilişkin karar düzeltme isteminin reddine, 27/05/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.