1-"Feragat ve kabul kat"i bir hükmün hukuki neticelerini hasıl eder." (HUMK.md.95) Bu işlemin yetkisiz mahkeme önünde yapılmış olması o işlemi geçersiz hale getirmez. Ancak davanın feragat ile sonuçlandığı bu sebeple reddi yönündeki karar bir tespit kararıdır. Feragatın usul hükümlerine uygun yapıldığını, bununla davanın son bulduğunu tespit eder. Bu nedenle temyizi kabildir. Karar tarafların yararına veya zararına sonuç doğuracak nitelikte  olduğundan yetkili mahkemede ittihazı zorunludur. Davalı süresinde yetki itirazında bulunmuş davacı ise davasından feragat etmiştir. Yetki itirazı ilk itirazlardan olup her şeyden önce bu hususun hadise şeklinde incelenmesi gerekir. (HUMK.md.190-225) Yetki uyuşmazlığı çözülmedikçe feragat sebebiyle hüküm tesis edilemez. Feragat sebebiyle dava ancak yetkili mahkemece karara bağlanabilir. Açıklanan nedenlerle hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Kabule göre de;
Dava feragat nedeniyle reddedildiği halde kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına karar tarihindeki Avukatlık Asgari  Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücreti takdir edilmemesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. bentte gösterilen nedenlerle  BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 15.12.2009

 Feragat, iki taraftan birinin neticei talebinden vazgeçmesidir. (HUMK.md.91) Feragat, kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl eder (HUMK.md.95) Feragat ile dava sona erer. Bu işlemin yetkisiz mahkeme önünde yapılmış olması o işlemi geçersiz hale getirmez. Mahkeme, sadece feragat nedeniyle davanın son bulduğunu tespit eder.
 Davacının, davasından feragatı, davaya son veren taraf muamelesi olduğuna göre, mahkemece verilen hüküm doğru olup, onanması gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.

KARŞI OY

 Davalının yetki itirazının hadise şeklinde incelenmesine geçilmeden, davacı vekili ilk oturumda davadan feragat ettiğini sözlü olarak mahkemeye bildirmiştir. Davadan feragat, kesin bir hükmün hukuki neticelerini hasıl eder. (HUMK.md.95/1) Bunun sonucu olarak dava derdestlik niteliğini yitirir. Ortada derdest bir dava kalmadığına göre, bu davaya ilişkin ilk itirazın sonuca bağlanması için tahkikatın sürdürülmesi "kesin hükme bağlanmış" bir davaya devam edilmesi anlamına gelir ki bu da usule uykırı olur. O nedenle mahalli mahkemenin ilk oturumda davayı feragat sebebiyle reddetmesinde bir yanlışlık bulunmamaktadır. Bu bakımdan davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddine, hükmün "sadece davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmemiş olması sebebiyle bozulmasına" karar verilmelidir. Açıklanan  sebeple çoğunluğun bozma düşüncesine iştirak etmiyorum.