2. Ceza Dairesi Esas No: 2020/9235 Karar No: 2020/13107 Karar Tarihi: 17.11.2020
Mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/9235 Esas 2020/13107 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, mala zarar verme suçundan sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiştir. Tebligat Kanunu'nun 10/2. maddesi gereği, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığı durumlarda, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Ancak kararda, müştekinin MERNİS adresine doğrudan yapılan tebligat işleminin usule aykırı olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, öncelikle müştekinin soruşturma evresinde belirttiği bilinen en son adresine tebligat yapılması gerekir. Eğer bu adrese tebligat yapılamazsa, güncel MERNİS adresine tebligat yapılması gerekmektedir. Kararda, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi de detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
2. Ceza Dairesi 2020/9235 E. , 2020/13107 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. maddesinin, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise MERNİS adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun’un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkânsızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerektiği gözetilmeksizin, müşteki ..."in yokluğunda verilen kararın tebliği için müştekinin MERNİS adresine doğrudan yapılan tebligat işleminin usule aykırı olmasından dolayı, usulüne uygun olarak (öncelikle adı geçen müştekinin soruşturma evresinde alınan ifadesinde belirttiği bilinen en son adresine tebliğ yapılması, bu adrese tebligat yapılamaması halinde güncel MERNİS adresine tebliğ yapılmak suretiyle) tebliği ile buna ilişkin belge ve sunarsa temyiz dilekçesi eklendikten ve dava dosyası içerisindeki onaysız fotokopi olduğu anlaşılan soruşturma evraklarının aslı veya onaylı suretleri denetime olanak verecek şekilde dosya içerisine konulduktan sonra, sunulması halinde temyiz dilekçesi ile ilgili ek tebliğname de düzenlenerek incelenmek üzere İADESİNİN mahallince sağlanması için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 17/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.