MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1997 yılında 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro sırasında Pozantı ilçesi, Bürücek köyü 487 ada 7 parsel sayılı 256 m2 yüzölçümündeki taşınmaz Mayıs 1942 tarih 5 sıra nolu sicilden gelen Şubat 1991 tarih 2 sıra nolu tapu kaydı uygulanarak arsa niteliği ile 2/4"er pay itibariyle Kasım çocukları ... ve ... adlarına tespit edilmiştir.
Davacı Hazine 31.10.2005 tarihli dilekçe ile; 487 ada 7 parsel sayılı taşınmazın kadim yayla olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptal edilip yayla niteliği ile özel siciline yazılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece; Hazinenin yayla iddiasıyla dava açtığı, çekişmeli taşınmazın orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine yönelik verilen karar Hazinenin temyizi üzerine Dairece bozulmuştur.
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23.09.2013 gün 2013/7793 E. - 2013/8192K. sayılı bozma ilamında özetle “ ...Mayıs 1942 tarih 5 sıra nolu sicilden gelen Şubat 1991 tarih 2 sıra nolu tapu kaydının çekişmeli taşınmaz ile yerel mahkemenin 2005/270 esas sayılı dosyasında davalı olan ve aynı gün temyiz incelemesi yapılan 487 ada 10 parsele de revizyon gördüğü anlaşıldığından dayanak tapu kaydının 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 21. maddeleri uyarınca sabit sınırlardan başlanarak yüzölçümüne değer verilerek kapsamının belirlenmesi, taşınmazın tapu kaydının miktarı ile geçerli kapsamı içinde kalıp kalmadığının tespit edilmesi, eylemli durumu ve tahdit hattına göre konumu saptanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi ...” gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra revizyon tapu kaydının Hazinenin taraf olduğu idari işlem sonucu oluştuğu, çekişmeli taşınmazın tapunun dayanağı olan Karaisalı Mal Müdürlüğünün 25.04.1942 gün 210/306 sayılı idari komisyon kararı kapsamında kaldığı, yayla niteliğinde olmadığı, Hazinenin taraf olduğu idari işlemle oluşan kaydın Hazineyi bağlayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1951 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre 1996 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 18/01/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.