Esas No: 2021/145
Karar No: 2021/3198
Karar Tarihi: 27.05.2021
Danıştay 12. Daire 2021/145 Esas 2021/3198 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/145
Karar No : 2021/3198
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Çanakkale ili, Biga ilçesi, … Köyü'nde İmam-Hatip olarak görev yapan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama Yer Değiştirme Yöentmeliği'nin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin Diyanet İşleri Başkanlığı'nın … tarih ve …sayılı işleminin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İdare Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava dosyasında bulunan bilgi, belgeler ve görüntüler ile soruşturma raporunun birlikte değerlendirilmesinden; davacının, imam-hatip … ile birlikte 1988 doğumlu bir bayanı kendisine ait araçla alarak değişik yerlere götürdükleri bir evde söz konusu bayana cinsel tacizde bulundukları, 2009 yılında söz konusu bayanı götürdükleri evde birlikte oldukları, 2009 ve 2010 yıllarında, …'nin anılan bayanı taciz etmesi ve cinsel ilişkiye girmesi fiillerine ortak olduğu, bu eylemlerinde kendisine ait aracı vasıta olarak kullandığı hususlarının sübuta erdiği, davacının Diyanet İşleri Başkanlığı Atama Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5. maddesinde yer alan; "itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin islam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu" şeklindeki ortak nitelik şartını kaybettiği anlaşıldığından, görevine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; görevine son verilmesine ilişkin işlemin hukuka aykırı ve dayanaktan yoksun olduğu belirtilerek İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından; İdare Mahkemesi kararının hukuka ve mevzuata uygun olduğu belirtilerek temyiz istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulu'nun 18/12/2020 ve 2020/62 sayılı "Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı" uyarınca Dairemize devredilen dosya incelenerek işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/05/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Dava; Çanakkale İli, Biga İlçesi, … Köyü'nde imam-hatip olarak görev yapan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama Yer Değiştirme Yöentmeliği'nin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinin birinci fıkrasının "Özel şartları" belirleyen (B) bendinin (2) numaralı alt bendinde, "Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak" kuralına yer verilmiş; 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, "Memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan her hangi birini kaybetmesi" hali, Devlet memurluğunu sonra erdiren haller arasında sayılmıştır.
633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Personelin nitelikleri" başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasında, "Başkanlık personelinin 657 sayılı Kanunda ve bu Kanunda yer almayan diğer nitelikleri ile atanmalarında dinî öğrenim şartı arananlara ilişkin ortak nitelikler yönetmelikle düzenlenir." hükmü yer almaktadır.
15/04/2015 tarih ve 29327 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin "Genel şartlar" başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, "Atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak" hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; Çanakkale İli, Biga İlçesi, … Köyü Camisi İmam-Hatibi olarak görev yapan … isimli bir şahıs hakkında, bir bayan tarafından, anılan şahsın kendisiyle uzun zamandan beri cinsel ilişkiye girdiği, bu ilişkiler için kendisine tehdit ve şantaj uyguladığı iddiası ile … Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğu, anılan suç duyurusu sırasında ifadesi alınan bayanın, … ile birlikte ismini bilmediği ancak gördüğü zaman tanıyabileceği bir başka imam hatibin de cinsel tacizine uğradığını ifade ettiği, … hakkında başlatılan soruşturma sonrasında … İlçe Müftülüğü'ne gittiği, personel dosyaları üzerinde bulunan resimlerden anılan diğer kişinin davacı olduğunu teşhis ettiği, anılan gelişmelerin … İlçe Müftülüğü'nce Diyanet İşleri Başkanlığı'na intikal ettirilmesi üzerine davacı hakkında disiplin soruşturması başlatıldığı, anılan soruşturma sonrasında hazırlanan soruşturma raporunda özetle, davacının, imam-hatip … ile birlikte 1988 doğumlu bir bayanı kendisine ait araçla alarak değişik yerlere götürdükleri bir evde söz konusu bayana cinsel tacizde bulundukları, 2009 yılında söz konusu bayanı götürdükleri evde birlikte oldukları, 2009 ve 2010 yıllarında, …'nin anılan bayanı taciz etmesi ve cinsel ilişkiye girmesi fiillerine ortak olduğu, bu eylemlerinde kendisine ait aracı vasıta olarak kullandığı hususlarının sübuta erdiğinden bahisle davacının, disiplin açısından, hizmet dışında kendine duyulan itibar ve güveni sarsıcı nitelikte görülen mezkur eylemleri nedeniyle, topluma din hizmeti vermekle görevli olan, tutum ve davranışlarıyla topluma örnek olması gereken din görevlilerine yakışmayan, imam-hatiplik sıfatıyla bağdaşmayan, dinen ve ahlaken çirkin fiiller olduğu, davacının Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5/I-b maddesinde yer alan ve anılan göreve atanma şartlarından birisi olan "İtikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olması" şeklindeki ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayıl Kanun'un 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan alanlarda görev yapan personelin; 657 sayılı Kanun'un 48. maddesinin (B) bendinin 2. alt bendi ile aynı Kanun'un 98. maddesinin (b) bendi uyarınca Yönetmelikle aranılan "itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu'' şeklindeki ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle görevine son verme işleminin tesisi için ''İslam törelerine uygun olmayan bir eylemin bulunmasının'' yanında diğer bir şart olarak ''bu eylemin çevresinde bilinir olması gerektiği'', ancak bu iki şartın birlikte gerçekleşmesi durumunda görevine son verilebileceği açıktır.
Davacı hakkında yapılan soruşturma sonucunda hazırlanan rapor incelendiğinde; …'nin kendisiyle cinsel ilişkiye girmesine yardımcı olan ve kendisinin taciz ettiği ileri sürülen davacı hakkında şikayetçi bayanın ifadesi ve beyanı dışında tanık ifadesine başvurulmadığı, davacının üzerine atılı suçu işlediğine dair somut bilgi ve belgenin bulunmaması karşısında kendisine atfedilen eylemin çevresinde bilinir olduğuna dair bir tespitin olmadığı görüldüğünden, davacının görevine son verilebilmesi için İslam törelerine uygun olmadığı iddia edilen eyleminin gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
Bu duruma göre; İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.