16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/8741 Karar No: 2020/2620 Karar Tarihi: 03.06.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/8741 Esas 2020/2620 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanık hakkında mahkumiyet hükmü verdi. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçildi. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, tüm delillerin kanuna uygun olarak elde edildiği ve savunmaların eksiksiz bir şekilde yapıldığı belirtildi. Sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler reddedildi, ancak cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağına ilişkin uygulama maddelerinin düzeltilmesi gerektiği belirtildi. Kararda, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3,5/1, TCK'nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 58/6 ve 63. maddelerine atıfta bulunuldu. TCK'nın 314/2 maddesi silahlı terör örgütüne üye olma suçunu, 3713 sayılı Kanunun 3,5/1 maddesi ise terör örgütü propagandası yapma suçunu düzenlemektedir. TCK'nın 62/1 maddesi ise cezanın verilmesinde göz önünde bulundurulacak olan hükümleri belirtirken, 53/1-2-3 maddeleri suçun nitelik ve unsurlarını açıklamaktadır. 58/9 maddesi ise cezaların infazı sırasında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin düzenlemeleri içermektedir.
16. Ceza Dairesi 2019/8741 E. , 2020/2620 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3,5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 58/6, 63 maddeleri gereği kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak; Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilirken uygulama maddesi olarak sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, hükümde anılan kanunun 58/6 maddesinin de gösterilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümden “Sanık hakkında TCK"nun 58/6 maddesindeki hüküm karşısında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının ihtarına. ( ihtarat yapıldı )” ibaresinin çıkartılması ile sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Van 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.