Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3613
Karar No: 2021/2858
Karar Tarihi: 17.06.2021

TAN ZARAR GÖREN Hazine - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/3613 Esas 2021/2858 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2020/3613 E.  ,  2021/2858 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇTAN ZARAR GÖREN : Hazine
    ...
    SUÇ : Zincirleme nitelikli zimmet, zincirleme nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede zincirleme sahtecilik (sanıklar ...,... haklarında), denetim görevinin ihmali suretiyle zimmete neden olma (sanık ... hakkında)
    HÜKÜM : ...,...,... hakkında zimmet suçundan beraat, zincirleme nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede zincirleme sahtecilik suçlarından mahkumiyet, sanık ... hakkında eyleminin zincirleme olarak icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu kabulüyle mahkumiyet
    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    CMK"nin 260/1. maddesine göre zimmet suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasa"nın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar ... hakkında zimmet suçundan açılan kamu davasına CMK"nin 237/2. maddesi hükmü uyarınca KATILMASINA, Hazinenin ve Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının sanıklardan ..."e atılı dolandırıcılık ve sahtecilik ile ..."a yüklenen denetim görevinin ihmali suretiyle zimmete neden olma suçlarından doğrudan zarar görmedikleri, ... bakımından usulsüz olarak verilen katılma kararının hükümleri temyiz hakkı vermeyeceği, bu itibarla bahse konu suçlardan verilen hükümlere yönelik temyiz haklarının bulunmadığı nazara alınarak, vekillerinin söz konusu suçlara ilişkin temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı REDDİNE, duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşılmakla; sanıklar ... ve ... yönünden duruşmalı, tayin olunan cezanın miktarına göre sanık ... müdafin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin katılanlar Hazine ve ... vekillerinin sanıklardan ... hakkında zimmet suçundan verilen beraat hükümlerine, katılan Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu vekilinin tüm hükümlere, müdafilerin ise sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı ve sanık ... yönünden duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    2005-2007 yılları arasında Uşak 1 Eylül Devlet Hastanesinde satın alma servis sorumlusu olarak, 2008-2012 yılları arasında ise hastanelerin birleştirilmesi nedeniyle Uşak Devlet Hastanesinde yeşilkartlı hasta gelir tahakkuk işlemleri servisinde memur olarak görev yapan sanık ..."ın, doğrudan temin yoluyla yapılan işlere ilişkin gerçekte mal ya da hizmet alımı yapılmadığı halde yapılmış gibi ilgili kamu görevlileri yerine sahte imza atmak suretiyle düzenlediği belgelerle diğer sanık ..."a ait firma lehine ödemeler yapılmasını sağlama şeklindeki eylemlerinin, hastaneye alınacak mal veya hizmetlerle ilgili sıralı amirlerinin talimatları doğrultusunda satın alma belgelerini hazırlayarak döner sermaye saymanlığına teslim etmekten ibaret görevi nedeniyle zilyetliği veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu para veya mal bulunmadığından, yasal tevdi unsurunun gerçekleşmemesi nedeniyle bir bütün olarak zincirleme nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede zincirleme sahtecilik suçlarını oluşturduğuna ilişkin mahkemenin kabulünde isabetsizlik bulunmamakla birlikte Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06/10/2009 tarihli ve 8-124-224 sayılı Kararında belirtildiği gibi "... temel cezanın belirlenmesinde hakim somut olayda TCK"nin 61/1. maddesini göz önünde bulundurarak işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırları arasında temel cezayı belirlerken aynı Yasa"nın 3/1. maddesi uyarınca hüküm ile işlenen fiil arasında "orantı" bulunmasını gözetmek durumundadır. Hakimin temel cezayı belirlerken dayandığı gerekçenin yasal ve yeterli olması denetime izin verecek şekilde açıkça gösterilmesi gereklidir." Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde kullanılan gerekçenin TCK"nin 61. maddesi anlamında yasal ve buna bağlı olarak alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi doğru bir uygulama olarak kabul edilebilir ise de suça konu değer gözetildiğinde temel cezanın alt sınırı 3 yıl olan nitelikli dolandırıcılık suçu için 7 yıl, resmi belgede sahtecilik suçu için ise 5 yıl olarak belirlenmiş olması orantılılık ilkesiyle bağdaşmadığından takdir hakkının hak ve nesafet kuralları sınırlarını aşar şekilde en üst sınırdan belirlenmesi, zincirleme suç nedeniyle de azami oranda artırım yapılmak suretiyle ceza tayini, yine TCK"nin 37. maddesindeki müşterek failliğin oluşabilmesi için birden fazla failin birlikte suç işlemeye karar vermeleri ve bu ortak karara bağlı olarak suçun icrai hareketlerini birlikte gerçekleştirmeleri ve dolayısıyla fiilin icrası üzerinde müşterek hakimiyet kurmaları gerektiği halde, somut olay ve dosya kapsamında sanık ..."a ait firmanın faturalarının kullanılmış olması dışında bu sanığın diğer sanık ... ile birlikte ortak fikir birliği içinde hareket ettiğine dair savunmanın aksine delil bulunmadığı, sanık ..."in tüm aşamalardaki beyanlarında diğer sanığın arkadaşı olması nedeniyle fatura koçanını aldığını ve tüm faturaları kendisinin sahte olarak düzenlediğini, hesaba yatan paraların da sanık ... tarafından çekilerek eksiksiz bir şekilde kendisine verildiğini ikrar etmesi karşısında, sanık ..."ın herhangi bir menfaat elde etmeksizin firmasına ait fatura koçanlarını kullandırma ve hesabına yatan parayı sanık ..."a teslim etmekten ibaret eylemlerinin TCK"nin 39/2-a ve 39/2-b madde-fıkra-bentlerinde düzenlenen fiilin işlenmesinden sonra yardımda bulunmayı vaat etmek ve fiilin işlenmesinde kullanılan araçları sağlamak olduğu nazara alınarak sanık ... hakkında kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak zincirleme nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede zincirleme sahtecilik suçlarına yardım etme suçlarından mahkumiyet hükümleri kurulduktan sonra diğer sanık ..."ın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, yanılgılı değerlendirmeler ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
    Suç vasfından beraat kararı verilemeyeceği gözetilmeden zimmet suçundan beraat kararı verilip dolandırıcılık suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
    Kabule göre de;
    Sahtecilik suçundan dolayı TCK"nin 204/1 ve 43. maddeleri uyarınca tayin edilen hapis cezasının aynı Yasa"nın 62. maddesi gereğince indirimi sırasında yılların aylara tahvili sonucu 7 yıl 3 ay 15 gün yerine 6 yıl 15 ay 15 gün hapis cezasına hükmolunmak suretiyle sanıklar ... hakkında eksik ceza tayini,
    Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak zincirleme nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede zincirleme sahtecilik ile görevi kötüye kullanma suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden; Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararının 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nin 53/1. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Yüklenen suçu TCK"nin 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık ... hakkında, 53/5. maddesi uyarınca, ayrıca, cezasının infazından sonra işlemek üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, katılanlar vekilleri ile sanıklar müdafilerin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 17/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
    17/06/2021 tarihinde verilen iş bu karar 30/06/2021 tarihinde Yargıtay C.Savcısı ... olduğu halde, sanık ... müdafi Av. ..."un yüzüne karşı tefhim olundu.



    ...

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi