Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/8670
Karar No: 2018/275
Karar Tarihi: 18.01.2018

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/8670 Esas 2018/275 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/8670 E.  ,  2018/275 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar Necati Satıca ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    2007 yılında 3402 sayılı Kanun hükümleri uyarınca yapılan kadastro çalışmaları sırasında ...köyü 125 ada 1 parsel sayılı 183.009,48 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ham toprak niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir.
    101 ada 1, 102 ada 1, 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar, orman niteliği ile Hazine adına tespit edilmişlerdir.
    Asıl davanın davacısı ... Köyü Tüzel Kişiliği; 101 ada 1, 102 ada 1, 103 ada 1, 104 ada 1 parsel sayılı taşınmazların mera niteliğinde oldukları iddiasıyla dava açmış, daha sonra 101 ada 1 ve 104 ada 1 parsellere yönelik davasından feragat etmiştir.
    Birleşen davanın davacıları ... ve ...; Eylül 1321 tarih 47, 61, 423, 424 ve 425 sıra nolu tapu kayıtları, ırsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki beş parça taşınmazın tapu malikleri adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmışlardır.
    Birleşen davanın davacıları ... ve ...; tapu kayıtları, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine tutunarak 101 ada 1, 102 ada 1, 103 ada 1 ve 104 ada 1 parsellerin bir bölümünün adlarına tapuya tescili istemiyle dava açmışlardır. Taşınmaz başında yapılan keşif sırasında 101 ada 1, 101 ada 13, 14, 15, 20 ve 125 ada 1 parselleri dava ettikleri belirlenmiştir.
    Mahkemece tüm davalar birleştirildikten 103 ada 1 ve 104 ada 145 parsellere ilişkin dava tefrik edildikten sonra; ... ve ..."nın 102 ada 1 parselde dava ettikleri yerlerin orman sayılan yerlerden olduğu, dayandıkları tapu kayıtlarının 1945 yılından öncesine ait olduğundan 4785 sayılı Kanun karşısında geçersiz olduğu, ormanların zilyetlik yoluyla da kazanılamayacağı gerekçesiyle davalarının reddine, ...Köyü Tüzel Kişiliğinin 101 ada 1, 104 ada 1 parsellere yönelik davasının feragat yönünden, diğer parsellere ilişkin davasının ispatlanamadığından, yine ... ve ..."nun davalarının reddine, çekişmeli 101 ada 1, 102 ada 1, 104 ada 1 ve 125 ada 1 parsellerin tespit gibi tapuya tescillerine, 101 ada 13, 14, 15 ve 20 parsellere ilişkin davanın ayrılmasına karar verilmiş, hüküm davacılardan ... ve ... tarafından 102 ada 1 parsel yönünden temyiz edilmiştir.
    Dava; kadastro tespitine ve orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılan orman kadastrosu vardır.
    1-Davacılar ... ve ...’nın 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi Durcan Bayram tarafından düzenlenen 11.09.2013 tarihli raporda ve orman bilirkişi .... tarafından düzenlenen 18.11.2013 tarihli raporda (A) ve (B) ile işaretlenen kesimlerine ilişkin temyiz itirazları yönünden; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli yerlerin uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada orman sayılan yerlerden oldukları, eylemli biçimde yer yer kapalılık oluşturan 10-60 yaşlarında meşe, 15-50 yaşlarında ardıç, 10-110 yaşlarında sarıçam, 8-25 yaşlarında titrek kavak ağaçlarının bulunduğu, %30 ila 70 eğimli oldukları, eylemli biçimde orman olduklarının anlaşıldığı, Devlet Ormanlarının Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 169/1-2, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 16/D, 18/2 maddeleri, 6831 sayılı Orman Kanunu ve Yargıtayın yerleşik uygulamalarına göre tabi servet niteliğinde olup Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu, özel mülkiyete konu olamayacağı, tapu ya da kazandırıcı zamanaşımı yoluyla veya başka bir yol ile kazanılamayacağı, davacıların tutunduğu tapu kayıtlarının 4785 sayılı Kanun karşısında hukuki değer taşımayacağı, tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğu, diğer fıkraları da 3.3.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırıldığından bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı gözetilerek yazılı şekilde hüküm kurulduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİNE,
    2-Davacılar ... ve ...’nın 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi Zeki Koç tarafından düzenlenen 14.12.2012 tarihli rapor ile orman bilirkişi .... tarafından düzenlenen raporda (D) ve (E) ile işaretlenen taşınmazlara ve fen bilirkişi... tarafından ortak düzenlenen 26.05.2008 tarihli rapor ile orman bilirkişi .... tarafından düzenlenen 15.06.2008 tarihli raporda (A) ve (B) ile işaretlenen taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarına gelince; hükme dayanak yapılan orman bilirkişi .... tarafından düzenlenen raporda (A) ve (B) ile işaretlenen taşınmazların 1960 yılı memleket haritasında ve tarihi belirtilmeyen hava fotoğrafında orman sayılan alanda gözüktüğü, orman sayılan yerlerden olduğu belirtilmiş ise taşınmazların memleket haritası ve hava fotoğrafındaki konumları gösterilmemiştir. Yine, orman bilirkişi .... tarafından düzenlenen raporda; 1959 yılı memleket haritasında (D) ile işaretlenen taşınmazın açık alanda, 1952 çekim tarihli hava fotoğrafında açık alanda gözüktüğü, (E) ile işaretlenen taşınmazın 1959 tarihli memleket haritasında ve 1952 çekim tarihli hava fotoğrafında serpili iğne yapraklı ağaçlar bulunan açık alanda gözüktüğü orman sayılan yerlerden olduğu belirtilmiş ise de (D) ve (E) ile işaretlenen taşınmazlar 1959 tarihli memleket haritasında çevresinde ibreli ağaç rumuzları bulunan açık alanda işaretlenmiş, 1952 çekim tarihli hava fotoğrafındaki konumu ise gösterilmemiştir. Bu haliyle uzman orman bilirkişilerin memleket haritası ve hava fotoğraflarını nasıl uyguladığı ve taşınmazların orman sayılan yerlerden olup olmadıkları yönünde duraksama olmuştur.
    Diğer taraftan davacılar Necati ve ...; kadastro çalışmaları sırasında revizyon görmeyen tapu kayıtlarına dayandıkları halde mahkemece dayanak tapuları yöntemince zemine uygulanmamıştır.
    O halde mahkemece; çekişmeli yerlere komşu olan parsellerin tutanakları var ise dayanak belgeleri getirtilmeli, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı(Çevre ve Orman Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir harita mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, yöreye ait en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle temyize konu taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumları saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak
    kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; taşınmazların toprak yapıları, bitki örtüleri, ağaçların yaşı, cinsi, sayısı, kapalılık durumu, çevresi, incelenmeli, yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ve hava fotoğrafının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ve hava fotoğrafı ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, temyize konu yerlerin konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri, ayrıca hava fotoğrafı stereoskop aleti ile üç boyutlu inceletilip, temyize konu taşınmazların üzerinde neler gözüktüğünü (bitki örtüsü, ağaçların cinsi, sayısı vb.) belirtir şekilde yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, açıklanan konular gözönünde bulundurularak temyize konu yerlerin çevresindeki taşınmazların niteliğine göre, taşınmazların dört tarafı ormanla çevrili ise mülkiyet belgesi, tapu kaydı olmadığı takdirde bu tür yerlerin 6831 sayılı Kanunun 17/1-2 maddesine aykırılık teşkil ettiği gözetilmeli, temyize konu taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğunun belirlenmesi halinde davacıların dayandıkları tapu kayıtları yerel bilirkişi yardımıyla ve kadastro fen bilirkişi marifetiyle uygulanmalı, tapu kayıtlarının kapsamı 3402 sayılı Kanunun 20. maddesine uygun olarak belirlenmeli, bilinmeyen sınırlar bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, bilirkişi ve tanıklardan her sınır hakkında ayrıntılı ve inandırıcı bilgi alınmalı, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 20/C ve 32/3. maddeleri gereğince sabit sınırdan başlanarak miktarlarıyla geçerli kapsamları kesin olarak belirlenmeli, tapu kayıt miktar fazlasının bulunması veya tapu kayıtlarının hiç uymaması halinde uzun yıllardır tarımsal faaliyet yapılmadığı, imar ihya edilmediği gözetilerek toplanan delillerin tümü birlikte değerlendirilip oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ:1-Yukarıda 1. bentde açıklanan nedenlerle; davacılar ... ve ...’nın 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi Durcan Bayram tarafından düzenlenen 11.09.2013 tarihli raporda (A) ve (B) ile işaretlenen kesimlerine ilişkin temyiz itirazlarının REDDİNE,
    2-İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacılar ... ve ...’nın temyiz itirazlarının kabulü ile 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi Zeki Koç tarafından düzenlenen 14.12.2012 tarihli krokide (D) ve (E) yine, fen bilirkişi Önder Şaşkın ile Soner Şaşmaz tarafından ortak düzenlenen 26.05.2008 tarihli raporda (A) ve (B) ile işaretlenen kesimlerine ilişkin hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/01/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi