22. Hukuk Dairesi 2014/13727 E. , 2015/22735 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 29/04/2005-16/08/2013 tarihleri arasında kapıcı olarak çalıştığını, müvekkilinin bina yönetiminin maddi durumunun kötü olması bahane gösterilerek işten çıkartıldığını, müvekkilinin işçilik alacaklarının tam olarak ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kıdem, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal ve dini bayram alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının işlerini tam olarak yerine getirmediğinden haklı sebeple ihbar sürelerine uyularak işten çıkartıldığını, davacının binayı büyük zararlara uğrattığını, özellikle binaya zarar verdiğini, binada 2-3 bina sakini ile samimiyet kurarak onların özel işlerini yaptığını, bina ile ilgilenmediğini, bina yönetiminin davacının alacaklarını ödediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davalı temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, davanın türünün belirsiz alacak davası mı kısmi dava mı olduğu noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı Kanun ile birlikte, yukarıda belirtilen çerçevede belirsiz alacak davası açma imkanı tanınarak, belirsiz alacaklar bakımından hak arama özgürlüğü genişletilmiş; bununla bağlantılı olarak da hukuki yarar bulunmadan kısmi dava açma imkanı sınırlandırılmakla birlikte, tamamen kaldırılmamıştır.
Zaman zaman, 6100 sayılı Kanun ile birlikte kabul edilen belirsiz alacak davası ile kısmi davaya ilişkin yeni düzenlemedeki sınırın tam olarak tespit edilemediği, birinin diğeri yerine kullanıldığı görülmektedir. Oysa bu iki davanın amacı ve niteliği ayrıdır. Alacak, belirli veya belirlenebilir ise, belirsiz alacak davası açılamaz; ancak şartları varsa kısmi dava açılması mümkündür.
Somut olayda; davacı tarafça kısmi dava olarak açıldığı nazara alınmaksızın mahkemece davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmesi ve davanın bu şekilde sonuçlandırılması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç :
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.