Resmi belgedi sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/202 Esas 2015/104 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/202
Karar No: 2015/104
Karar Tarihi: 26.03.2015

Resmi belgedi sahtecilik - nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/202 Esas 2015/104 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/202 E.  ,  2015/104 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    KATILANLAR : ..., ...
    SUÇ : Resmi belgedi sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Beraat

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.
    Ticarî faaliyeti meslek olarak icra eden kişilerin, güvenilirliğini sağlamak amacıyla, bu suçun, tacir (kişisel olarak ticaretle uğraşan kimseler) veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticarî faaliyetleri sırasında işlenmesi, TCK’nın 158/1-h bendinde nitelikli hâl kabul edilmiştir. Bu kavramlar Türk Ticaret Kanunu"nun ilgili hükümlerine göre belirlenecektir.
    Bu suçun oluşabilmesi için, tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin dolandırıcılık suçunu ticari faaliyetleri sırasında işlemiş olmaları gerekir. Keza, kooperatif yöneticilerinin bu nitelikli halden cezalandırılabilmeleri için suçun kooperatifin faaliyeti kapsamında işlenmesi gereklidir. Bu suçun faili tacir veya şirket yöneticisi ya da şirket adına hareket eden kişi ya da kooperatif yöneticisi olabilir.
    Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; sanık ...ve ...’nın... Özel Eğitim Hizmetleri Ltd Şti. ortakları, sanık ...’nun da şirketin müdürü olduğu, katılanların ve mağdurların çocuklarını bu dershaneye gönderdikleri, daha sonra kendilerine karşı İcra Dairesi nezdinde kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını öğrendikleri, bunun üzerine senedin altındaki imzanın kendilerine ait olmadıklarından bahisle şikayetçi oldukları, sanıkların alınan ifadelerinde dershanelerinde 2006 yılı öncesine ait yaygın bir uygulama olarak kimi zaman öğrenciler aracılığı ile velilerine imzalamaları için boş senet gönderdiklerini, senetlerin kendilerine imzalatılmış olarak getirildiğini, bu senetler altındaki imzaların her zaman gerçekten borçlu olarak görünen kişi tarafından atılıp atılmadığını bilemeyeceklerini, benzer şekilde birçok icra takibi yaptıkları halde sadece birkaç senet bakımından bu sorunla karşılaştıklarını, senedi asla kendilerinin sahte olarak tanzim etmediklerini ifade ettikleri, senetler üzerinde yaptırılan incelemeler neticesinde senetlerin sanıkların ve katılanlar ile mağdurların el ürünü olmadığının saptandığı, tüm dosya kapsamından sanıkların şirket yöneticisi olarak şirket adına hareket etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işledikleri ve aynı şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri yönünde mahkumiyete yeterli delil bulunmadığı anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; o yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 26.03.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.