17. Hukuk Dairesi 2013/7538 E. , 2014/7365 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/12/2012
NUMARASI : 2008/338-2012/567
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı İ.. T.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını belirterek çalışma gücü kaybı, tedavi giderleri ve kalıcı arızalar nedeni ile fazlaya dair haklarını saklı tutarak 5.000,00.-TL maddi tazminatın, ayrıca 5.000,00.-TL manevi tazminatın davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı.....Sigorta A.Ş. vekili, kusur oranında, gerçek zarardan, poliçe limiti ile sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı İ.. T.. vekili, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı R.. T.."ya usulüne uygun davetiye tebliğine karşın duruşmalara katılmamış ve davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğu ve davacının geçici çalışma gücü kaybı olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabul kısmen reddiyle geçici çalışma gücü kaybı ile tedavi giderleri nedeniyle toplam 410,46.-TL maddi tazminatın sigorta şirketinden dava, diğer davalılardan kaza tarihinden, ayrıca 5.000,00.-TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı İ.. T.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre, davalı İ.. T.. vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava Borçlar Kanunu"nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK m. 54) ve 47. maddesi (TBK m. 56) gereğince tedavi giderleri nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Sorumluluğu doğuran olayın, zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlâl etmesi hali BK m. 46/I’de özel olarak hükme bağlanmıştır. Bu hüküm gereğince “Cismani bir zarara düçar olan kimse külliyen veya kısmen çalışmaya muktedir olamamasından ve ileride iktisaden maruz kalacağı mahrumiyetten tevellüt eden zarar ve ziyanını ve bütün masraflarını isteyebilir”. Bu hüküm gereğince, vücut bütünlüğünün ihlâli halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddî zararın türleri; masraflar, çalışma gücünün kısmen veya tamamen kaybından doğan zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zararlar şeklinde düzenlenmiştir. Borçlar Kanunu"nun 46. maddesinde belirtilen “bütün masraflar” deyimi çok geniş kapsamlıdır. Bu giderlere zarara uğrayanın katlanmak zorunda kaldığı bütün giderler dahildir. Bu bakımdan zarara uğrayanın tedavi giderleri yanında, işlerini görememesi nedeniyle tutmak zorunda kaldığı yardımcı ya da hastabakıcı için ödemek zorunda kaldığı giderleri ile yapılması gereken estetik tedavi giderlerini de istenebilir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkilinin trafik kazası sonucu yaralandığını, tedavi gördüğünü açıklayarak tazminini talep etmiş, davacı için fazlaya dair haklarını saklı tutarak talep ettiği 5.000,00.-TL maddi tazminatın zarar türlerini açıklaması mahkemece istenilmesi üzerine, talebin 4.500,00.-TL"lik kısmının estetik ameliyat giderine ilişkin olduğu belirtilmiştir. Mahkemece bu zarar türü yönünden her hangi bir açıklama yapılmaksızın talebin reddedildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında yer alan Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Raporunda davacının burnunda kaza sonucu şekil bozukluğu olduğu ve bozukluğun estetik ameliyat ile giderilebiceği belirtilmiş, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi Raporunda ise davacıda meydana gelen yaralanmanın estetik olarak kusura neden olup olmadığı ve estetik ameliyatı gerekirip gerektirmediği ile yapılması gerekli ise ne kadarlık bir maliyetinin olduğuna yönelik her hangi bir değerlendirme içermediği anlaşılmaktadır. Görüldüğü üzere BK"nın belirtilen zarar kapsamında yer alan ve ileride yapılması gerekli estetik ameliyat giderlerinin de tazmini sözkonusu olup mahkemece bu yönde yeterli araştırma yapılmaksızın talebin reddine karar verilmiştir. Bu bakımdan Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi"nden daha önce alınan rapor da eklenerek “davacıda meydana gelen yaralanmanın estetik olarak kusura neden olup olmadığı ve estetik ameliyatı gerekirip gerektirmediği ile yapılması gerekli ise ne kadarlık bir maliyetinin olduğu” yönünde ek rapor alınması ile belirlenecek sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı İ.. T.. vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 289,23 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı İ.. T.."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 8.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.