Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13699
Karar No: 2015/22701
Karar Tarihi: 30.06.2015

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/13699 Esas 2015/22701 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/13699 E.  ,  2015/22701 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA : Davacı, borçlu olmadığının tespitine ve kötü niyet tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davalının ortağı olduğu ve mesul müdürlüğünü yürüttüğü ...."de 01.09.1997 tarihinde işe girdiğini, işe girerken davalının davacıdan açığa bono aldığını, davalının depoda açık bulunduğu gerekçesi ile 14.05.2006 tarihinde davacının işine son verdiğini, davalının aldığı bonoyu 01.12.2005 tanzim 01.03.2006 ödeme tarihli 70.000,00 TL bedelli olarak doldurarak takibe koyduğunu beyanla davalıya borçlu bulunmadığının tespitini ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın haksız ve yersiz olması nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davacıdan işverence işe girerken boş senede imza alındığının davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı taraflar temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Uyuşmazlık davaya konu menfi tespit davasının dayanağı olan senedin teminat senedi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    İşçi ve işverenin taraf oldukları iş ilişkisinde başlangıçta işe girerken, bazı iş kollarında işverenin teminat amacı ile bu tür senetler aldığı uygulama ile anlaşılmaktadır. Kuşkusuz bu durumun ispatlanması halinde bu şekilde alınan senet, teminat senedi niteliğinde sayılmalıdır. Diğer taraftan, İş Hukuku; işçi ve işveren ilişkisinde, işverenin sosyal ve ekonomik bakımından güçlü olması, işçinin korunması ve işçi lehine yorum ilkeleri dikkate alınarak, sözleşme hukuku alanında ayrılmış ve farklı kurallar getirerek gelişmiştir. Bu nedenle iş hukukunda, düzenlenen belgelere karşı işçi lehine tanık dinletilmesi yoluna gidilmektedir.
    İşçiden teminat olarak alınan senet sebebiyle işçinin borcu, işverene verdiği zarar veya yedindeki nakit miktarı ile sınırlıdır. Zararı ve davacı işçiden alacağı olduğunu işveren ispatlamalıdır. Teminat niteliğinde alınan bu senetler işverenin zararını veya alacağını kanıtlamadığı sürece geçersiz sayılmalıdır.
    Somut olayda, davalı tarafından davacı aleyhine 18.05.2006 tarihinde alacaklısının ..., borçlusunun davacı olduğu, 01.03.2006 vade tarihli ve 70.000,00 TL bedelli senet üzerinden takip yapılmıştır. Davacı davalı işverence işe girerken açığa alınan senedin sonradan işverence 70.000,00 TL bedelli olarak doldurulup icra takibi yapıldığı, boş bonoya alınan imzanın işveren tarafından kötü niyetli olarak icra takibine konulduğu ve bu sebeple işverene borçlu olmadığının tespiti istemli bu davayı açmıştır. Davalı senedin iş ilişkisinden kaynaklanmadığını savunmuştur.
    Dosya kapsamı, hayatın olağan akışı ve emsal işyerlerinde yapılan uygulamalar dikkate alındığında; takibe konu senedin, davacıdan işe girerken boş olarak alınan senet olduğu anlaşılmaktadır. Dairemizin ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre teminat senedi olarak alınan senedin icraya konulması durumunda işverenin bir zararı var ise ispat etmesi gerekir. İşveren buna ilişkin herhangi bir delil sunmadığı gibi, davacı hakkında sorumluluğu ve yetkisi altında bulunan şirkete ait sigara deposundan toplam 60.000,00 TL değerindeki sigaraların faturasız olarak satışını yapıp parasını zimmetine geçirmek iddiası ile suç duyurusunda bulunduğu, davacı hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kamu davası açıldığı, 06.04.2010 tarihli kararla beraatine karar verildiği, kararın Yargıtay 15. Ceza Dairesinin incelemesinden geçerek onandığı anlaşılmıştır.
    Yine, davalı taraf davacı ile aralarındaki borç ilişkisinin şahsi nedene dayandığını savunmuş ise de bu konuda her hangi bir delil sunmamıştır. Aksine taraflar arasındaki ilişkinin mahiyeti ve teminat senedi uygulaması konusunda tanık dinlenmesi nedeniyle alınan taraf tanık beyanlarından taraflar arasındaki ilişkinin işçi-işveren ilişkisi olduğunun, davacının işverenden ihtiyacı sebebiyle para alıp almadığının bilinmediği, davacı tanık beyanından, davacıdan işe girerken boş senet aldıklarının belirtildiği görülmektedir. Şu halde, takibe konu borç miktarı, taraflar arasındaki ilişkinin niteliği, hayatın olağan akışı ve emsal işyerlerinde yapılan uygulamalar dikkate alındığında tüm dosya kapsamından senedin teminat senedi olarak alındığı anlaşıldığından, davanın reddi isabetsizdir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 30.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi