13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/31816 Karar No: 2018/1517 Karar Tarihi: 12.02.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/31816 Esas 2018/1517 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalının açtığı muhtelif gıda ihalesine girip kazandığı sözleşme imzaladığını, mal teslimatı yaptığını ancak ihale öncesi şartlar hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu gerekçesi ile sözleşmesinin feshedildiğini bildirerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 6.096,34 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kesin olmak üzere kısmen kabulü ile 925,34 TL’nın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyizi üzerine de ek karar ile temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş; verilen bu ek karar, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davalının temyiz dilekçesi reddedilmiş, davacının temyiz talebi de katılma yoluyla yapılmış ancak temyiz hakkı bulunmadığından reddedilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri HUMK 427/2, 5219 sayılı yasa ile değiştirilen HUMK 427/2.fıkra, ve 5236 sayılı yasanın 19.maddesi.
13. Hukuk Dairesi 2015/31816 E. , 2018/1517 K.
"İçtihat Metni"
... vekili avukat ... ile ... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 11/12/2014 gün ve 2014/149-2014/375 sayılı hükmün taraflar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu.
KARAR
Davacı, davalının açtığı muhtelif gıda ihalesine girip kazandığı sözleşme imzaladığını, mal teslimatı yaptığını ancak ihale öncesi şartlar hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu gerekçesi ile sözleşmesinin feshedildiğini bildirerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 671 TL kesin teminat tutarının, 925,34 TL teslim edilen mal bedeli, 4.500 TL kar yoksunluğu zararı olmak üzere toplam 6.096,34 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kesin olmak üzere kısmen kabulü ile 925,34 TL’nın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyizi üzerine de ek karar ile temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş; verilen bu ek karar, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-14.7.2004 günlü ve 5219 sayılı yasa ile HUMK.nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 sayılı yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2014 tarihinden itibaren 1.890,00 TL.ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı kararı uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Davalı tarafından temyiz edilen bölüm karar tarihi itibariyle 1.980,00 TL.yi geçmediğinden HUMK.nun 5219 sayılı yasa ile değiştirilen 427.maddesinin 2.fıkrası gereğince davalının temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Davacı taraf katılma yoluyla temyiz talebinde bulunmuştur. Davacı mahkemenin gerekçeli kararı kendisine 30.04.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen süresinde temyiz isteminde bulunmayıp sonradan davalının temyizine katılmak suretiyle temyiz dilekçesini vermiştir. Katılma yoluyla temyiz asıl temyiz talebine bağlıdır. Davalının miktar yönünden kesin olarak verilen karara karşı temyiz hakkı bulunmadığından katılma yolu ile temyiz talebinde bulunan davacının da temyiz hakkı bulunmamaktadır. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz dilekçesinin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz dilekçesinin REDDİNE, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.