Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2012/5434 Esas 2012/11521 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU



Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “husumetin yasal hasım niteliğindeki tespit maliki olan Hazineye de yöneltilmesinin zorunlu bulunduğu, davacının davada hukuki yararı olmadığı şeklindeki kabulün isabetsiz olduğu ve adına zilyetlik şerhi verilmesini istemekte davacının hukuki yararı bulunduğu açıklanarak, mahkemece işin esasına girilip dinlenen tanık ve tespit bilirkişisi beyanları arasındaki çelişkilerin giderilmeye çalışılması ve davacının diğer tanıkları da dinlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacının davasının kabulü ile, çekişmeli 354 parsel sayılı taşınmazın kullanım durumuna ilişkin şerhin iptaline, "dava konusu taşınmazın mülkiyeti Maliye Hazinesi"ne ait olmak kaydı ile taşınmaz üzerindeki muhtesatın mülkiyetinin zilyedlerine ait olduğunun beyanlar hanesine şerh düşülerek zilyedlerinin taşınmazın tamamı toplam 8 pay kabul edilerek" 1/8"er paylarla 1934 doğumlu ..., ..., ..., ..., 1951 doğumlu ... "olarak kadastro tutanağının beyanlar hanesine şerh düşülmesine" karar verilmiş; hüküm, davalı...vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak kadastro hakimi, çekişmeli taşınmazlar hakkında doğru, infazı kabil, açık, infaz sırasında tereddüt uyandırmayacak ve 4721 sayılı TMK"nın öngördüğü sicili oluşturacak şekilde hüküm kurmak zorundadır. Somut olayda mahkemece, çekişmeli taşınmazın Hazine adına tesciline ve zilyetlik şerhine ilişkin açık ve anlaşılır bir hüküm oluşturulmadığı gibi muhdesatın nevi açıklanmamak ve muhdesata ilişkin şerh verilirken "mülkiyet" kelimesi kullanılmak suretiyle infazda tereddüt oluşturacak biçimde hüküm kurulmuştur. İnfazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesisi isabetsiz ve bozma nedeni ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan ve "şerhin iptaline" sözcüklerinden sonra gelen ibarelerin hükümden çıkarılarak yerine "tapunun beyanlar hanesine, "taşınmaz ve üzerinde bulunan ev 1/8"er hisse ile ...çocukları 1934 doğumlu ... (TC kimlik no:19000101822), 1939 doğumlu ... (TC kimlik no: 18991102146), 1938 doğumlu ... (TC kimlik no:13966269350), 1949 doğumlu ...(TC kimlik no:18979102502), 1951 doğumlu ... (TC kimlik no:18976102666), 1955 doğumlu ... (TC kimlik no:17791142192), 1955 doğumlu ... (TC kimlik no: 41366057338) ve 1960 doğumlu..."in (TC kimlik no:18925104314) fiili kullanımındadır" şerhinin yazılmasına ve çekişmeli taşınmazın diğer yönlerden tespit gibi Hazine adına tapuya tesciline" ibarelerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 26.12. 2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.