17. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/10357 Karar No: 2014/7338 Karar Tarihi: 08.05.2014
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/10357 Esas 2014/7338 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2013/10357 E. , 2014/7338 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi dışında davacı vekili ve katılma yoluyla süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalıya bizim konut paket sigorta poliçesi ile sigortalı olan konutunun olay tarihinde kimliği belirsiz kişiler tarafından hırsızlandığını, sigorta şirketinin çalınan eşyalar için ödemeyi teklif ettiği bedelin zarar miktarını karşılamadığından kabul edilmediğini belirterek, 20.000,00TLnin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davacı tarafından belirtilen eşyaların bir kısmının teminat kapsamı dışında kaldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulü ile 11.698,68 TL hasar tazminatının dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava, Konut Paket Sigorta Poliçesi"nden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkeme kararı davacıya 19.02.2013 günü tebliğ edilmiş davacı vekili kararı yasal sürede 06.03.2013 günlü temyiz dilekçesi ile temyiz etmekle birlikte temyiz dilekçesinde temyiz harcı ve temyiz giderleri depo edilmediğinden 6100 Sayılı HMK geçici 3/2 maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK 434 maddesi gereğince davacıya 7 gün kesin süre verildiğine ilişkin 08.04.2013 günlü muhtıra 22.04.2013 günlü tebliğ edilmiş, ancak muhtıraya konu giderler yasal 7 günlük kesin süreden sonra 06.05.2013 tarihinde depo edilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay’ca da bu yolda karar verilebileceğinden, davacı vekilinin süresinden sonra verilen temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir. 2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün onanmasına karar verilmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin katılma yoluyla temyiz istemlerinin reddi ile hükmün ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 625,39 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 08.05.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.