Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/942
Karar No: 2021/1081
Karar Tarihi: 27.05.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/942 Esas 2021/1081 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/942
Karar No : 2021/1081

TEMYİZ EDEN (DAVACI) ... Sendikası (... Sen)
VEKİLİ : Av. ...
UETS Kodu:...

KARŞI TARAF (DAVALI) : ...
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri ...

İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci Dairesinin 30/10/2019 tarih ve E:2016/15684, K:2019/5613 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 22/10/2016 tarih ve 29865 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmeliğin 1., 2., 4. ve 5. maddeleri ile 6. maddesinde yer alan ".... ve bu sınavlara katılacaklarda kurumda veya öğrenim durumları ile ilgisi bulunmayan görevlerde belirli süre hizmet yapmış olma şartı aranmaz." ibaresinin iptali istenilmiştir.

Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 30/10/2019 tarih ve E:2016/15684, K:2019/5613 sayılı kararıyla;
Anayasa'nın 124.; 18/04/1999 tarih ve 23670 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin 1 ve 3. maddeleriyle bu Yönetmelikte değişiklik yapan dava konusu Yönetmelik hükümlerine yer verildikten sonra;
Hukuk düzeninde, alt düzeydeki normların, hukuki/yasal dayanaklarını yürürlüklerini üst düzeydeki normlardan aldığı, normlar hiyerarşisinin en üstünde evrensel hukuk ilkeleri ve Anayasa'nın bulunduğu, daha sonra gelen kanunların, meşruiyetlerini ve hukukiliklerini Anayasa'dan, yönetmeliklerin ise kanunlardan aldığı, dolayısıyla; bir normun, kendisinden daha üst konumda bulunan ve dayanağını oluşturan bir norma aykırı veya bunu değiştirici nitelikte bir hüküm içermesinin hukuken mümkün bulunmadığı,
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 3. maddesinde, "sınıflandırma", "kariyer" ve "liyakat" ilkelerinin temel ilkeler olarak belirlendiği; kariyer ilkesinin, Devlet memurlarına yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde, sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkânı sağlamak; liyakat ilkesinin ise, Devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini yeterlik sistemine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkânlarla uygulanmasında Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmak olarak tanımlandığı,
657 sayılı Kanun'un, Devlet memurluğunu bir meslek olarak kabul ettiği ve memurların sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkânı sağlanmasını, sınıflar içinde ilerleme ve yükselme işlemlerinin yeterlik sistemine dayandırılmasını öngördüğü, Genel Yönetmeliğin amacının, liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde, hizmet gerekleri ve personel planlaması esas alınarak personelin görevde yükselme ve unvan değişikliklerine ilişkin usul ve esasları belirlemek olduğu, bu iki ilkenin temelinde, objektif kurallar çerçevesinde işin ehline verilmesi ve hak etme düşüncesi olduğu, kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde görülmesinin gereklerinden birinin de hizmetin yetişmiş, ehil kamu görevlilerince yerine getirilmesi olduğu,
İdarenin, memurların mesleğe alınma, yetiştirilme, görevde yükselme veya unvan değişikliklerinde ve yeterlik sınavlarını belirli şartlara bağlama konusunda takdir yetkisi bulunduğu, bu yetkinin hukukun genel ilkelerine, üst hukuk normlarına, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak kullanılması hâlinde iptalinin söz konusu olacağı;
Yönetmeliğin dava konusu 1. maddesi yönünden;
Söz konusu Yönetmelik değişikliğiyle unvan değişikliği sınavının tanımında yer alan "yazılı" ibaresinin yürürlükten kaldırıldığı, idarelere yazılı sınav dışında unvan değişikliği suretiyle atanacaklar için yazılı sınava ek olarak sözlü sınav da yapabilme olanağının getirildiği, Yönetmeliğin genel yapısına bakıldığında, yazılı ve sözlü sınavların ikisinin birlikte başarılmasının, belirlenen görevlere atanabilmenin temel koşulu olarak belirlendiği,
Sözlü sınavın, yazılı sınavı tamamlayıcı nitelikte, bilgi ve liyakatı ölçmek, adayın mesleğe uygun yeteneğe ve kültürel birikime sahip olup olmadığını belirlemek amacıyla yapıldığı, bu çerçevede, sözlü sınav yapılmasına olanak sağlayan düzenlemede temel amacın, yazılı sınav yapılmak suretiyle nesnel bir biçimde tespit edilenler arasından en başarılı adaydan başlayarak en uygun olanların seçilmesi olduğu,
Bu itibarla, mesleğin gerektirdiği bilginin ölçülmesi amacıyla yapılacak yazılı sınav yanında, mesleki ehliyete yönelik diğer özel niteliklerin tespiti açısından tamamlayıcı nitelik taşıyan sözlü sınavın yapılmasına olanak sağlayan düzenlemede üst hukuk normlarına, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı,
Yönetmeliğin dava konusu edilen 2. ve 4. maddeleri yönünden;
Yönetmeliğin 2. ve 4. maddeleri ile sınava katılacak tüm kamu görevlileri açısından sözlü sınav şartı getirildiği, sözlü sınav uygulamasının aynı durumdaki tüm personel için eşit şekilde uygulanacak olması nedeniyle, Anayasa'da öngörülen eşitlik ilkesine aykırılık bulunmadığı, sözlü sınavın da diğer idari işlemler gibi yargısal denetime tabi olduğu dikkate alındığında bu düzenlemelerde hukuka aykırılık bulunmadığı,

Yönetmeliğin dava konusu edilen 5. ve 6. maddeleri yönünden;
Davacı tarafından, Genel Yönetmeliğin "Başarı sıralaması" başlıklı 12/B maddesi ve Ek 3. maddesinde yapılan değişikliklerin, kariyer, liyakat ve eşitlik ilkelerine aykırılığı nedeniyle iptali istenilmişse de; kamu hizmetinin etkin ve verimli şekilde yürütülebilmesi için gerekli önlemleri almakla yükümlü olan idarelere, memurların üst görevlere yükselmesini belirli koşullara bağlama konusunda takdir yetkisi tanındığı, iptali istenilen düzenlemelerde hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Genel Yönetmelikte değişiklik yapılırken uluslararası sözleşmeler ve iç mevzuat gereği kamu görevlileri sendikalarının görüş ve önerilerinin alınmadığı, düzenlemeyle kariyer ve liyakat ilkelerinin dışına çıkıldığı, sözlü sınav olarak adlandırılan soyut nitelikte ve objektiflikten uzak düzenlemenin, yargı kararlarına rağmen tekrar hayata geçirildiği, kariyer ve liyakat ilkesine göre ilerleyen devlet teşkilatında, idarenin makamlarının tüm faaliyetlerinde eşitlik ilkesine uygun hareket etmek zorunda olduğu, idarenin serbest olduğu konularda dahi aynı veya benzer durumda olan kişi ve olaylar hakkında eşit uygulamayı sağlamak için objektif düzenlemeler yapmak zorunda olduğu, aksi tutumun düzenli idare ilkesine ve bu ilkenin dayandığı eşitlik ilkesine aykırı olacağı, sözlü sınavın hangi şartlar altında, adil ve hakkaniyete göre yapılabileceğinin ortaya konulmadığı, kriterlerin (kamera uygulaması, kura çekimi vs) çoğu zaman yargı içtihatları ile ortaya konulduğu, belirsizliğin hak kayıplarına neden olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, kamu hizmetinin etkin ve verimli şekilde yürütülebilmesi için gerekli önlemleri almakla yükümlü olan idarelere memurların üst görevlere yükselmesini belirli koşullara bağlama konusunda, üst hukuk normlarına, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olmamak üzere takdir yetkisi tanındığı, dava konusu düzenlemenin de bu kapsamda, üst normlara uygun şekilde, kamu yararı ve hizmet gerekleri dikkate alınarak tesis edildiği, bu hususlar dikkate alınarak verilen Kararın hukuka uygun olduğu, davacı tarafın hukuki dayanaktan yoksun temyiz talebinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ... 'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay İkinci Dairesinin temyize konu 30/10/2019 tarih ve E:2016/15684, K:2019/5613 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 27/05/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi