Abaküs Yazılım
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/390
Karar No: 2022/409
Karar Tarihi: 23.02.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/390 Esas 2022/409 Karar Sayılı İlamı

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/390
KARAR NO: 2022/409
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/11/2021
ESAS NO: 2019/753
KARAR NO: 2021/1019
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 23/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 23/02/2022
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin istinafa konu edilen 24/11/2021 tarih ve 2019/753 E - 2021/1019 K kararına karşı süresi içinde davalılar ... A.Ş. Ve ... San .A Ş. Vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/07/2017 tarihinde Kayseri ... Bayisinden 2017 model ... şase numaralı sıfır kilometre aracı satın aldığını, aracı ticari araç kullanımına uygun hale getirdiğinde sağ arka kapısının hatalı olduğunu farketmesi üzerine üç defa tamirat yapılmasına rağmen aracın orjinal görünümüne gelmediğini, aracın birleşim yerlerinde girintiler/çıkıntılar olduğunu, kapı ara mesafelerinin birbirinden farklı olduğunu, kavis yerlerinin birbirini karşılamadığını, aracın uzun yolda hidrolik debriyaj pedalının hissiyatını kaybetmesi, aşağı doğru düşmesi, müzik sisteminin ara ara donması, bilgisayar ayarlarının kendiliğinden değişmesi, start stop sisteminin çalışmaması, boyalar üzerinde çatlama atmaların başlaması, yağmur suyu tahliyesinin yetersiz yada olmadığından camdan akan suyun motor bölümünü gezmesi gibi birçok sorunla daha karşılaştığını, yeni aldığı araçta bu kadar sorunun birden oluşması nedeniyle değişim talebinde bulunduğunu, yapılan ekspertiz sonucunun kendisinden gizlendiğini ve değişim talebinin kabul edilmediğini belirterek aracın misli ile değiştirilmesine, değişim sırasındaki tüm masrafların davalı taraflara yükletilmesine, mümkün olmaması halinde araç bedelinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin görevsiz olduğunu, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, iş bu davanın ticari bir satım akdine dayandığını, davacının tacir olması ve dava konusu aracın ticari işlerinde kullanılması nedeniyle satım işleminin TTK m 23. anlamında "ticari satış" sayıldığını, buna bağlı olarak ticari satımdan kaynaklanan ve hak düşürücü süre niteliğinde olan ayıp ihbar süreleri de TTK m 23/1-c'ye tabi bulunduğunu, ayıp ihbar sürelerine uyulmadığını, müvekkili yönünden husumet nedeniyle davanın reddi gerektiğini, somut olayda araçta herhangi bir ayıp bulunmadığı gibi davacının onarım yoluyla giderilemeyecek türden bir şikayeti de bulunmadığını, itirazları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulüne karar verilmesi halinde dava konusu aracın her türlü borçtan ari bir şekilde tarafına iadesine ve aracın devrinin müvekkili şirket açasında sağlanabilmesi adına hükümde açıkça dava konusu aracın ... A.Ş adına tesciline karar verilmesini belirterek haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; "...Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davaya konu ... plakalı ticari kullanımı olan ... marka 2017 model aracın ayıplı mal olup olmadığı ve ayıpsızı ile değiştirilmesi koşullarının bulunup bulunmadığının tespiti için delillerin toplandığı, araç üzerinde makine mühendisi bilirkişi ile keşif yapılarak rapor alındığı, tanıkların dinlendiği, mahkememizce 20/04/2021 ve 25/10/2021 tarihli rapor ve ek raporların alındığı, heyet raporlarında, araçta sorunların üretim hatasından kaynaklı olup kullanıcı hatasının olmadığının, aracın tamir edilmesine rağmen sorunların giderilmediği ve bazı sorunların giderilemeyeceğinin ve araçtaki bazı hataların hayati önem taşıdığının belirtildiği görülmüş olup, aracın satın alındığı tarihten sonra kaza kaydının bulunmadığı, aracın mevcut bu durumu itibari ile davacının Borçlar Kanunu madde 227/1-4 bendi gereğince aracın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesi talebinin yerinde olduğu ve her iki davalının satıcı ve ithalatçı olarak talepten sorumlu olduğu anlaşılmış, davacının, gizli ayıplar dikkate alındığında süresi içinde ayıp ihbarında bulunduğu, araç üzerinde karar tarihi itibari ile takyidat bulunmadığı görülmüş, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/225 E, 2019/508 K sayılı ilamı dikkate alınarak detaylı inceleme yapılmış ve böylece davanın kabulü ile, ... şasi numaralı ... plakalı ... marka 2017 model ... aracın davalılara iadesi ile aynı anda ifa teslim ve teslim şartı ile aynı özelliklere sahip ürünün ayıpsızının davacıya verilmesine dair -DAVANIN KABULÜ İLE, ... şasi numaralı ... plakalı ... marka 2017 model ... aracın davalılara iadesi ile aynı anda ifa teslim ve teslim şartı ile aynı özelliklere sahip ürünün ayıpsızının davacıya verilmesine, ..." şeklinde karar verilmiştir.Bu karara karşı davalılar ... A.Ş. Ve ... San .A Ş. Vekillerince vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı ... A.Ş. vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle;Yukarıda esas ve karar numarası verilen mahkeme ilamını; kabul etmiediklerini süresi içerisinde istinaf talebinde bulunduklarını karar usul ve yasaya aykırı olduğundan yerel mahkeme kararının ortadan kaldırılması gerektiğini, önceki beyanlarımızı tekrarla; dava konusu araç 24.07.2018 tarihinde davacıya eksiksiz ve hatasız olarak satıldığını aracın satılmasının üzerinden 1 yıldan fazla süre geçtikten sonra davacı tarafından iş bu ikame edildiğini, bu süre zarfında davacı tarafından bir takım şikayetler ile müvekkile başvurduklarını Müvekkil yapmış olduğu inceleme ve Başteknisyen ... ile yapılan test sürüşlerinde; davacının iddia ettiği şikayetlere rastlanılmadığını, müvekkilce tespit edilen bir takım arızalar ise giderilerek araç müşteriye sorunsuz teslim edildiğini, Aracın kaporta aksamında herhangi bir sıkıntı bulunmadığını tespit edilen çizikler tamamen kullanıma bağlı çizikler olduğunu, Kaldı ki, davacı tarafından idida edilen sorunların tam olarak araştırılması için kaporta aksamının ve ön göğüs kısmının açılarak inceleme yapılması gerekirken; davacının “aracımla oynanılmasın” talebi üzerine inceleme yapılamadığını, Davaya konu araç garanti kapsamında bir araç olup tespit edilen herhangi bir arazı garanti kapsamında tamir edilebileceğini Ancak davacının aracın kaporta kısmının incelemesine onay vermemesi sebebi ile inceleme yapılamadığını, Araç garanti kapsamında olduğundan öncelikle garanti kapsamında tamirinin yapılması gerektiğini davacı tarafından aracın değişimi talep edilmekte ancak davacının kendisi dahi araçta ne tür bir ayıp olduğunu izah edemediğini , davacının sebepsiz ve bir şekilde araç değişimi talep ettiğini talebinin kabulünün mümkün olmadığını davacı tarafından gizli ayıp nedeniyle süresinde başvuru yapılmadığını, Gizli ayıp, öğrenildiği tarihten itibaren derhal bildirilmesi gerektiğini süresi içinde bildirilmeyen ayıbı kabul etmediklerini, Tüketici Kanunu gereği aracın yenisi ile değiştirilmesi talebinde bulunmanın mümkün olmadığını TKHK’nin 11. Maddesi ‘ç’ bendine göre ancak ayıpsız misli ile değiştirme talebinde bulunulabilir. Ancak iş bu seçimlik talebinde bulunulabilmesi için gerekli şartlar da mevcut değildir. Şöyle ki; söz konusu araçta garanti süresi içerisinde sık sık arızalanma meydana gelmediğini, araçta kullanamama sorunu bulunmadığını, 4077 sayılı kanunun 4822 Sayılı Kanunla değişik başlıklı 13. Maddesi; Satıcı; garanti belgesi kapsamındaki malların, garanti süresi içerisinde arızalanması halinde malı işçilik masrafı, değiştirilen parça bedeli ya da başka herhangi bir ad altında hiçbir ücret talep etmeksizin tamir ile yükümlüdür. Tüketici onarım hakkını kullanmışsa, garanti süresi içerisinde sık arızalanması nedeniyle maldan yararlanamamanın süreklilik arz etmesi veya tamiri için gereken azami sürenin aşılması veya tamirinin mümkün bulunmadığının anlaşılması hallerinde, 4'üncü maddede yer alan diğer seçimlik haklarını kullanabilir. .. Şeklinde olduğunu Davacı taraf, kullanıcı hatalarından kaynaklı arazılar için başvurularda bulunmuş olup aracın gizli bir ayıbı mevcut olmadığını Bilirkişi tarafından dosyaya ibraz edilen raporda araca ait çıkan ayıplı/kusurlu miktarların değerinin 20.800,00 TL olduğu ve iş bu değerin 2. El beya 0 değerine yakın olmadığı belirtildiğini Kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için, araçta meydana gelen arızanın üretim kaynaklandığı kabul edilse dahi, davacının aracın misli ile değişim talebinin kabul edilebilmesi için araçtaki arızanın aracın 0 değerine yakın bir değer olması gerektiğini , Araçta meydana gelen arıza, aracın değerinin çok çok altında bir değer olduğunu Bu sebeple sayın mahkeme tarafından araçta meydana gelen arızanın üretimden kaynaklı olduğu kabul edilse dahi misli ile değişim talebinin reddedilmesi gerektiğini davacının aracın misli ile değişim talep hakkı bulunmadığını, araçta her hangi bir ayıp bulunmadığı dosya kapsamından anlaşıldığını Müvekkil şirket aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne yönelik karar verilmesi hukuka ve kanunlara aykırılık teşkil ettiğini yerel mahkemenin kararının müvekkil lehine ORTADAN KALIDIRILMASINA ve de istinaf incelemesini talep etmiştir.Davalı ... San .A Ş. vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle;Davacının 24.7.2017 tarihinde satın aldığı aracını ticari taksi olarak kullandığını, aracın sağ arka kapısının hatalı olduğunu, karoserinde, birleşim yerlerinde girintiler ve çıkıntılar olduğunu, kapı ara mesafelerinin birbirinden farklı olduğunu, kavis yerlerinin birbirini karşılamadığı, hidrolik debriyaj pedalının hissiyatının kaybetmesi, aşağı doğru düşmesi, müzik sisteminin ara ara donması gibi arızalar nedeniyle dava konusu aracın ayıplı olduğu iddiasında bulunarak misli ile değişim mümkün olmaması halinde bedel iadesine karar verilmesini talep ettiğini, yerel mahkemece "..20/04/2021 ve 25/10/2021 tarihli rapor ve ek raporların alındığı, heyet raporlarında, araçta sorunların üretim hatasından kaynaklı olup kullanıcı hatasının olmadığının, aracın tamir edilmesine rağmen sorunların giderilmediği ve bazı sorunların giderilemeyeceğinin ve araçtaki bazı hataların hayati önem taşıdığının belirtildiği görülmüş olup, aracın satın alındığı tarihten sonra kaza kaydının bulunmadığı, aracın mevcut bu durumu itibari ile davacının Borçlar Kanunu madde 227/1-4 bendi gereğince aracın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesi talebinin yerinde olduğu" gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiğini verilen karar ın usul ve yasaya aykırı olduğunu , Alıcının seçimlik haklarını düzenleyen TBK m.227 hükmünde, söz konusu seçimlik hakların sadece satıcıya yöneltilebileceği belirlenmiş, üretici/ithalatçının sorumluluğundan bahsedilmediğini Dava konusu araçtaki sorunlar üretim kaynaklı olmayıp, aksi yöndeki kararın hatalı olduğun Dava konusu aracın ayıplı olduğunun kabulü anlamına gelmemek üzere, bilirkişi kök ve ek raporunda, araçtaki sorunun onarımla giderilemeyeceğine ilişkin bir tespitte bulunulmamışken aracın bakım-onarım bedelinin 20.800-TL olacağı da tespit edilmişken, taraflar arasındaki menfaat dengesini bozacak şekilde misli ile değişime karar verilmesinin hatalı olduğunu hükmün eksik tesis edildiğini Şöyle ki her ne kadar, Mahkeme hükmü edimlerin birlikte ifası şeklinde kurmuşsa da, dava konusu aracın her türlü borçtan ari bir şekilde davalılara teslim edilmesine ilişkin ifadeye hükümde yer vermediğini İstinaf başvuru nedenlerimizin reddine karar verilecek olsa dahi, işbu itirazımı doğrultusun hüküm düzeltilmesi gerektiği açık olduğunu açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin kabul kararının Mahkemenizce kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak davanın tümden reddine ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine ve mahkeme kararının müvekkil şirket aleyhine icraya koyulması halinde tehir-i icra karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili tarafından sunulan istinafa cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, davalıların istinaf taleplerinin haksız ve yersiz olduğunu dosya kapsamın alınan teknik raporda aracın imalatından kaynaklı hatalar olduğu ve bu hataların kaza riski taşıdığı tespit edildiğini müvekkilinin defalarca araçtaki sorunların giderilmesi için yetkili servise başvurmuş ise de sorunların giderilmediğini, hatta debriyajın uzun yolda arıza verme husus servis tarafından değerlendirilmediğini, bu konuda davalı tanıklarının anlatımınında bu yönde olduğunu davalıların aracın tamir edilebilme ihtimali olduğunu iddia etmesi kabul edilemez olduğunu arz ve izah edilen sebepler ile istinaf başvurularının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" şeklinde düzenleme bulunmaktadır.Dava, ayıplı araçtan kaynaklı ayıpsız misli ile değişim iadesi talebine ilişkindir.Dosya kapsamında toplanan deliller, somut olayın özelliklerine uygun bilirkişi raporu, ilk derece mahkemesinin olay nitelendirilmesi ve gerekçesi nazara alındığında, emsal Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 26/11/2019 tarih ve2018/4168 Esas -2019/11494 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 30/06/2021 tarih 2020/5083 Esas -2021/5398 Karar sayılı ilamı gereğince ayıba karşı davaya konu ticari araçtan üreticinin de sorumlu olması, davacının yasal sürede ayıplarından dolayı yetkili servise başvurularının ihbar niteliğinde olması, davaya konu aracın üretimden kaynaklı ayıplı olması ve halen ayıplarının devam ediyor olması nedeni ile davanın kabulüne ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davalılar davalılar ... A.Ş. Ve ... San .A Ş. Vekillerinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalılar ... A.Ş. Ve ... San .A Ş. Vekillerinin istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ'nin istinafa konu edilen 24/11/2021 tarih ve 2019/753 E - 2021/1019 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davalılar ... A.Ş. Ve ... San. A Ş. Vekillerinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 4.894,41 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davalı ... A.Ş. Vekili tarafından peşin yatırılmış 1,222,00 TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 3,672,41 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden bu davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3-Alınması gerekli olan 4.894,41 TL nispi istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davalı ... Sanayi A.Ş. Vekili tarafından peşin yatırılmış 1.223,00 TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 3,671,41 TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden bu davalıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
4-HMK'nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK'nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 23/02/2022



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi