Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/5581 Esas 2020/8917 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5581
Karar No: 2020/8917
Karar Tarihi: 14.12.2020

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/5581 Esas 2020/8917 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıklardan ikisi uyuşturucu ticareti yapma suçundan beraat ederken diğer ikisi mahkûm edildi. İtiraz incelemesinde, mahkeme kararları uygun görüldü ve beraat hükümleri onaylandı. Ancak, bir sanığın durumu Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle yeniden belirlenmeye ihtiyaç duyulduğu için bu husus infaz aşamasında göz önünde bulunduruldu. Diğer sanığın suçlu olduğu saptandı, ancak dava zamanaşımı süresi dolmuştu, bu nedenle ceza tayinine yer yok hükmü bozuldu ve kamu davası zamanaşımı nedeniyle düştü. Bir diğer sanığın mahkûmiyet hükmü, sanığın ölümü nedeniyle bozuldu. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, 66. maddesi, 64/1. maddesi; 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223. maddesi.
10. Ceza Dairesi         2017/5581 E.  ,  2020/8917 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : ADANA 8. Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler : a- Sanıklar ... ve ... için beraat
    b- Sanıklar ... ve ... için mahkûmiyet
    c- Sanık ... için ceza verilmesine yer olmadığına

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Sanıklar ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesinde:
    Yapılan duruşmaya, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
    B) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
    Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı hükmü ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunun 10. maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu anlaşıldığından, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    C) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen "ceza tayinine yer olmadığına" dair hükmün incelenmesinde:
    Diğer sanık ..."in eylemi ile ilgisi olduğuna ilişkin soyut ve değişik anlamlara gelebilecek iletişimin tespiti tutanakları dışında, sanıkta ele geçirilen ve kişisel kullanım sınırında olan uyuşturucu maddeleri kullanma dışında bir amaç için bulundurduğuna ilişkin savunmasının aksine, kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı sabit olan fiilinin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu; ancak; sanığın savunmasının alındığı tarihten itibaren, temyiz incelemesinin yapıldığı tarihe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde öngörülen 8 yıllık dava zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından; diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesinin 1. fıkrası ve 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası gereğince sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
    D) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
    Hükümden sonra UYAP sistemi üzerinden MERNİS"ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneğinde, sanığın 10/06/2018 tarihinde öldüğünün belirtilmesi karşısında; bu hususun araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK"nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
    14.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi. 










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.