23. Ceza Dairesi 2015/272 E. , 2015/96 K.
"İçtihat Metni"
TÜRK MİLLETİ ADINA
Y A R G I T A Y İ L A M I
Esas No : 2015/272
Karar No : 2015/96
Tebliğname No: 11 - 2011/149576
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ : Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 18/01/2011
NUMARASI : 2010/383 (E) ve 2011/2 (K)
SANIKLAR : N... K... (Y... ), C.. Y..
SUÇ : Dolandırıcılık
Suç tarihi : 12/07/2010
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde ;
Olay tarihinde Yeni Etlik Caddesi"nde Aski önünde durakta otobüs beklediği sırada içerisinde sanıkların bulunduğu .... plakalı aracın müştekinin yanında durduğu, sanıkların havaalanına gideceklerini, adakları olduğunu fakat zamanları olmadığını söyleyerek müştekiye bu adağı kestirip kestiremeyeceğini sordukları, müştekinin kabul etmesi üzerine sanıkların Hollanda parası olduğunu söyleyerek değersiz olan Peru parasını müştekiye verdikleri, müştekinin 1000 EURO zannederek söz konusu değersiz parayı aldığı, sanıkların verdikleri paranın 1.950 TL değerinde olduğunu söyleyerek paranın üzerini istedikleri, müştekinin de üzerinde bulunan 500 EURO"yu sanıklara verdiği, sonrasında müştekinin döviz bürosuna gittiğinde paranın değerinin olmadığını öğrendiği, böylece sanıkların hileli hareketlerle haksız menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia, savunmalar, teşhis tutanakları ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Her ne kadar sanıkların atılı suçu ve müştekinin kollukta yaptığı teşhisi kabul etmemeleri nedeniyle müştekinin mahkeme aşamasında dinlenilmesinden vazgeçilerek eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm verilmesi ve müşteki, sanık C.. Y.. ve tanığın soruşturma aşamasındaki ifade tutanaklarının onaysız fotokopi olması nedeniyle tebliğnamede bozma talep edilmiş ise de; sanıkların atılı suçu, müşteki beyanı ve teşhisini kabul etmemeleri yönündeki beyanlarının savunmaya yönelik olması, ifade tutanaklarının onaysız fotokopi olmasının ise esasa etkili olmaması nedenleriyle tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Sanık C.. Y.. hakkında iddianamede uygulanması talep olunmayan 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin tatbiki için 5271 sayılı CMK"nın 226. maddesi uyarınca ayrıca ek savunma hakkı verilmeksizin hakkındaki cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiş ise de 24/11/2010 tarihli sanığın hazır bulunduğu duruşmada adli sicil kaydının okunduğu, sanığın da sicil kaydının kendisine ait olduğunu belirtmiş olması karşısında bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
1)Sanık N... K... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2)Sanık C.. Y.. hakkında verilen cezanın TCK 58/6 maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken tekerrüre esas alınan hükümlülüklerden cezası en ağır olanın seçilmesi gerekirken iki adet mahkumiyet hükmünün kararda gösterilmesi bozmayı gerektirmiş olduğundan hükmün, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümde tekerrüre esas alınan mahkumiyet kararlarından en ağır olanı dikkate alınarak ilgili bölümün “sanık C.. Y.."ın sabıkasına konu Ankara 25. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 30/04/2008 tarih, 2008/26 E, 2008/316 K sayılı mahkumiyet kararı nedeniyle sanığa verilen cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine"" şeklinde yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.