2. Ceza Dairesi 2020/13804 E. , 2020/13073 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında 11.09.2015, 09.10.2015, 21.10.2015, 13.11.2015, 20.11.2015 tarihli duruşmaların açık yapılması ve hükmün açık duruşmada açıklanması suretiyle CMK’nın 185. maddesine aykırı davranılması telafisi mümkün olmadığından bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;
1) Suça sürüklenen çocuğun temyiz dışı diğer suça sürüklenen çocuk ..., temyiz dışı sanık ... ile birlikte açık alanda bulunan konteynerin içinden çaldığı hurda malzemelerin değerinin 50,00-60,00 TL olduğunun anlaşılması karşısında, Mahkemenin 20.11.2015 tarihli kararından sonraki Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 09/05/2017 tarihli ve 2015/13-156 Esas, 2017/256 Karar sayılı kararı karşısında ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun anılan ilamından sonraki Dairemizin uyum gösteren kararlarının da bu yönde olduğu nazara alındığında suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı TCK"nın 145. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
2) 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan, TCK"nın 141/1. maddesinde düzenlenen suçun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3) Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılması gerekli olduğu halde, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
4) Suça sürüklenen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 141/1 maddesi uyarınca belirlenen hapis cezasından yaş küçüklüğü nedeniyle 1/3 oranında indirim yapılırken hesap hatası sonucu 8 ay yerine 4 ay hapis cezasına, bu cezanın aynı Kanun’un 62 maddesi uyarınca 1/6 oranında indirilmesi sırasında 6 ay 20 gün yerine 3 ay 10 gün hapis cezasına, bu ceza günlüğü 20,00 TL olmak üzere adli para cezasına çevrilirken 4.000,00 TL yerine 2.000,00 TL adli para cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini,
5) Suça sürüklenen çocuğun temyiz dışı diğer suça sürüklenen çocuk ..., temyiz dışı sanık ... ile birlikte açık alanda bulunan konteynerin içinden suça konu hurda malzemeleri çaldıktan sonra, kesintili takip sonucu müşteki ...’a yakalanarak eylemin tamamlandığının anlaşılması karşısında, gerekçeli kararda suça sürüklenen çocuğun eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığından bahsedilmesine rağmen, hüküm fıkrasında 5237 sayılı TCK"nın 35. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle çelişkiye neden olunması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 17.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.